Mart 18, 2013

Elektrik motorlu süpermini Renault ZOE

Renault ZOE, elektrik motorlu ulaşımın herkes için ulaşılabilir olduğu yeni bir çağın başlangıcını müjdeliyor. ZOE, Renault’nun – Drive the Change 2016 –  isimli stratejik planının bir parçası olup, Renault Z.E. serisinin öncüsü niteliğinde. Araç Renault’nun elektrik motorlu araçlar konusundaki uzmanlığını makul fiyata sunulan kompakt ve çekici bir tasarımla bir araya getiriyor.

Renault’nun açıklamasına göre, 2012 Cenevre Otomobil Fuarı’nda gözler önüne serilen Renault ZOE, 2012 sonunda Fransa’da piyasaya sunuldu. Türkiye’de 2014 yılının ilk çeyreğinde lanse edilecek aracı önümüzdeki aylarda diğer Avrupa ülkelerinde pazara sunulacak.
 
ZOE tasarımının temelleri
En başından itibaren tamamen elektrik motorlu bir araç olarak tasarlanan Renault ZOE, pürüzsüz ve akıcı hatlara sahip bir süpermini. Aracın sıra dışı ön kısmı sıcak ve çekici bir bakışla markanın yeni kimliğini ifade ediyor. Logoda, farlarda ve koyu renkli camlardaki mavi renk efekti ZOE’nin bir elektrik motorlu otomobil olduğunun ipuçlarını veriyor. Saflık kavramını yansıtan kabin, kullanılan yumuşak dokunuşlu malzemelerle dinlendirici, zen duygusu yaratmayı hedefliyor.

2008 sonuna uzanan bir tasarım macerası
Ocak 2008 sonundaki Davos Forumu’nda Carlos Ghosn, Renault markasının dört araçtan oluşan bir elektrik motorlu otomobil serisini yaratma tutkusundan bahsetti. Bu dört aracın amiral gemisi X10 kodlu projeydi; seri üretime yönelik tamamen elektrik motorlu olarak tasarlanan bir süpermini. Bu uzun vadeli misyon, teknik ve ekonomik fizibilitesini 16 Aralık 2008 tarihinde onaylayan ön proje ekiplerinin ellerine teslim edildi. Böylece tasarım süreci başlamış oldu. 21 Ocak 2009’da sunulan brifingde tasarımın “yenilikçi, sorumluluk taşıyan tamamen elektrik motorlu bir araç için dostane ve güven verici” olması gerektiği ifade edildi.

ZOE; farklı bir otomobil
İlk kreatif teklifler son derece radikal yaklaşımlar sergiliyordu. Tasarımcılar, otomobili yeniden yaratmak için elektrik motorlu otomobil çağını büyük bir fırsat olarak görüyordu. Bununla birlikte çalışmalar daha rasyonel bir yöne doğru gitmeye başlamıştı. İçten yanmalıdan elektrik gücüne geçiş müşteri alışkanlıklarında büyük bir değişime neden olacaktı; bu nedenle ZOE tasarımının çok da şaşırtıcı olmaması gerekiyordu. Hedef, farklı olan ancak hemen kabul görecek şekilde hatlarında ve orantılarında otomotiv tasarımının alışılmış görüntülerini taşıyacak bir otomobil tasarlamaktı.

Zoe Tasarım Projesi Müdürü Agneta Dahlgren-Hermine: “Tasarımcılar, aracın çevre ile ilişkilerini aktarabilmek maksadıyla doğadan ve elementlerden ilham almaya gayret etti. Otomobil, statik form yerine temiz ve doğal enerji ile sürekli hareket halinde ifade edilmeliydi. Tasarım ofislerindeki dizayn masaları yoğun, fırtınalı gökyüzü, kabarık denizler veya kış manzaralarının saf hatlarını yansıtıyordu.”

Saflığı ve duyguları ifade eden hatlar 
Kazanan çizim Jean Sémériva’ya ait olandı. Onun dijital çalışmasına iki kilit kelime rehberlik ediyordu: aracın gövdesi boyunca uzanan hatlardaki saflık ve en atik ve dinamik haliyle duygu. Söz konusu otomobil, 2,588 mm’lik dingil mesafesi ve yükseltilmiş bel hizasıyla kompakt bir form altında güven verici ve dinamik bir görünüme sahipti.
Renault ZOE’nin dış tasarımcısı Jean Sémériva: “Bizler, hareket halinde olan ve hareket etmek üzere yapılmış bir otomobil tasarlamayı arzu ediyorduk. Bir hattın bittiği yerde bir diğeri başlıyor. ZOE’nin tasarımı tıpkı bir su damlası gibi bir bütün halinde ele alındı. Üzerinde köşeli veya girintili hiçbir yer yok.”
 
Görsel olarak da elektrik motorlu bir otomobil
ZOE, tüm serideki Renault logosunda, farlarında kullanılan mavi efekt ve koyu mavi renkli koyu camlarıyla hemen bir elektrik motorlu otomobil olarak göze çarpıyor. Arka lamba grubu mavi eşmerkezli kenarlarıyla tamamen şeffaf; bu bir seri üretim otomobilde alışılagelmişin dışında bir durum. Arka lambalar sadece frenleme esnasında ve ön farlar geceleri yakıldığında kırmızıya dönüşüyor. Böylelikle tüm gövdenin renk çekiciliği daha da fazla bütünlük gösteriyor.

Dostane ve çekici bakışlar
Laurens Van Den Acker 2009’da göreve başladığında büyük tasarım değişiklikleri yaptı: yeni marka kimliğini yansıtması bakımından aracın ön kısmını değiştirdi. Sonuç olarak, da ZOE ince yapılı ikili halojen farlara ve siyah renkli ızgara ile kontrast yaratan daha büyük bir logoya sahip. Gündüz sürüş farları ve her iki tarafında gamzeli gülümseyen ifadeli geniş hava girişi ZOE’ye ayrı bir dostane ve çekici görünüm katıyor.

28 Temmuz 2009’da Guyancourt’taki Technocentre’in sunum odasında Jean Sémériva yaptığı çalışmayı yönetim ekibiyle paylaştı ve heyecan dolu bir tepki ile karşılaştı. Yaptığı tasarım onun imzasını taşıyor:  arka sütuna gizlenmiş olan arka dış kapı kolu üzerine yerleştirişmiş rölyef şeklindeki başparmak izi.
Müşteri testleri 2010 Mart’ında başlatıldı. Aynı zamanda sunulan prototipi ise 2012 sonunda piyasaya sürülecek olan modele gerçekten çok uyuyordu. Alınan reaksiyonlar bir kez daha son derece heyecan doluydu.
 

Dinlendirici, zen iç mekân ambiyansı
ZOE’nin iç tasarımı, ilk çizimlerinde de saflığı ön plana çıkaran Dominique Marzolf’un eseridir. Ön panel tek bir bloktan oluşuyor ve pürüzsüz, akıcı hatlara sahip. Aynı yaklaşım rüzgar türbini kanadını andıran ön panel şeridinde de göz çarpıyor. Söz konusu parça ev mobilyalarından ilham alan yeni bir yumuşak dokunuşlu malzemeden yapıldı; bu otomotiv endüstrisinde pek kullanılmayan bir malzeme. Saf, dinlendirici ambiyans kabin içerisinde pastel renklerin kullanılmasıyla ve ileri teknolojiden istifade edilmesiyle daha da vurgulanıyor: özellikle Life ve Zen versiyonlarında. Ortadaki R-Link konsolu ön panelin üzerinde havada asılı gibi duruyor. Kontrol panelindeki TFT (İnce Filmi Transistör) ekran ise ZOE’nin içerdiği ileri teknoloji hakkında ipuçları veriyor.

Koltuklarda ise pastel renkli kumaş kaplamalı entegre başlıklar (Zen versiyonunda) yer almakta olup, bunlar kolay temizleme için Teflon® leke korumasına sahiptir. ZOE’nin sıfır emisyonu bir araç olarak taşıdığı kimlik vites kolu topuzundaki ve sürücü koltuğundaki başlıkta bulunan Z.E. harfleri ile ortaya konuyor. Tavan döşemesinde ve ön panelde de basılı devre benzeri bir piktogram yer alır.

Resmi sunum: Cenevre 2012
ZOE’nin tasarımı Temmuz 2010’da sona erdi. Aracın gözler önüne serilmesi iki kademe hainde organize edildi. İlki,  yine Jean Sémériva tarafından tasarlanan ZOE’nin 2010 Paris Otomobil Fuarı’nda ön gösteri aracı olarak sunulması oldu. Tasarım içeriğinin yüzde 90’ını seri üretim modeliyle paylaşan gösteri aracı hem müşteriler hem de personel arasında büyük bir başarı elde etti.

Tasarım sürecinin en önemli kademesi: ZOE’nin en son haliyle 2012 Cenevre Otomobil Fuarı’nda tüm dünyaya gösterilmesi. ZOE ve ZOE ön gösterim aracı arasındaki benzerlik hem halk hem de basın tarafından takdir edildi; araç herkes tarafından çok sıcak karşılandı.

 
 
Yenilikler sayesinde sıfır salımlı araçlara artık herkes alaşabiliyor
 
Renault, ZOE sayesinde sıfır salımlı hareketliliği geniş kitlelere sunuyor. ZOE, tamamen elektrik motorlu olarak tasarlanan ve KDV dahil 13 bin 700€ gibi makul fiyata satılan ilk araç olup (Fransa’da geçerli fiyat, eksi vergi teşviki, KDV dahil, üç yıl boyunca 12 bin 500 km/yıl için 79€’dan başlayan fiyatlarla pil kirası) günlük kullanım için idealdir. Renault’nun elektrik motorlu araçlar konusundaki deneyimini bünyesinde barındıran bu araç en son elektrik teknolojisi ile donatıldı. Tasarım aşamasında alınan altmıştan azla patent ile ZOE menzil, kolay kullanım ve bağlantı özellikleri bakımından dünyada ilk kez kullanılan altı özellik taşıyor.
 
Altı dünya ilk’i içeren bir elektrik motorlu otomobil:

1. ZOE, tamamen elektrik motorlu olarak tasarlanan ve KDV dâhil 13 bin 700€ gibi makul fiyata satılan ilk seri üretim araçtır (Fransa’da geçerli fiyat, eksi 7 bin € tutarında ‘eco’ desteği, KDV dâhil, üç yıl boyunca 12 bin 500 km/yıl için €79’dan başlayan fiyatlarla pil kirası).

2. Onaylanmış NEDC döngüsü 210 km olan ilk seri üretim elektrik motorlu araç (NEDC standart döngü).

3. Bütün sürüş koşulları altında işletim menzilini optimize etmeye yönelik olarak tasarlanmış olan ‘Range OptimiZEr’ sistemi ile donatılmış ilk araç. ZOE, hava ve sürüş koşularına bağlı olarak 100 km ila 150 km yol kat edebiliyor.

4. ZOE, Chameleon pil şarj cihazı sayesinde şarj istasyonunda mevcut güce bağlı olarak (3kW ve 43kW arası) 30 dakika ila dokuz saat arasında tamamen şarj edilebilir ve araç için tek tip bağlantı kullanan ilk elektrik motorlu.

5. ZOE, maliyeti mevcut şarj sistemlerinin sadece dörtte biri olan istasyonlarda hızla şarj edilebilir (43 kW – pilin yüzde 80’i 30 dakikada).

6. Entegre, bağlantılı bir multimedya tablet olan Renault R-Link ile donatılmış ilk elektrik motorlu otomobildir.

ZOE; onayanmış menzili 210 km olan (NEDC) ilk seri üretim elektrik motorlu araç
ZOE, sürüş tarzına ve hava koşullarına bağlı olarak 100 ila 150 kilometrelik işletim yarıçapı ile kendi sınıfında en yüksek menzili sunuyor. ZOE’nin 200 km’den fazla (210 km) onaylanmış NEDC döngüsü menzili sunan tek seri üretim elektrik motorlu otomobil olması da bunun bir kanıtıdır. Bu başarı tüm ZOE’lerde yer alan ‘Range OptimiZEr’ sistemi sayesinde elde edildi, bu da menzili neredeyse %25 artırıyor.

Range OptimiZEr sistemi her biri ZOE menzilini artırmak için içte bir oranında katkı sağlayan üç büyük teknik yenilik içeriyor:

– yeni nesil frenleme/hız kesme enerjisi depolama sistemi,
– ısı pompası,
– Michelin EnergyTM E-V

Yeni nesil frenleme sistemi hem hız kesme hem de frenleme anında pili yeniden şarj ediyor 
Yeni nesil enerji tasarruflu frenleme, sadece hız kesme anında değil aynı zamanda frenleme anında da ortaya çıkan kinetik enerjiyi depoluyor ve ardından pili şarj etmek amacıyla elektrik akımına dönüştürüyor.
Sistem, frenleme eforunu tekerlekler ve elektrik motorlu motor freni arasında dağıtarak motor freni hareketini maksimum hale getiriyor ve ardından pili şarj ediyor. 
Söz konusu yenilik Bosch ile ortak çalışma sonucu geliştirildi ve ZOE ile dünyada ilk kez kullanılıyor.

ZOE’da ısıtma kullanımda iken ısı pompası menzili koruyor
Ev kullanımından ilham alan bu yenilik artık seri üretim araçlarda da sunuluyor. Çalışma prensibi çok iyi biliniyordu; asıl zor olan ise bunun otomobile uyarlanmasıydı. Özel kontrol algoritmaları, araç iç hacminin termal hareketsiz ve hareketli ortamlarını dikkate alarak geliştirildi.
– Kabini soğutmak için, sistem, normal bir elektrik motorlu klima sistemi ile aynı şekilde çalışır.
– Kabini ısıtmak için, sistem işlem devrini tersine çevirir. Aracın dışında yer alan havadaki ısıyı yakalar, sıkıştırıp ısıtır, sonra da ısıyı araca yönlendirir.

Bu sistem sürücünün araç menzilini etkilemeden kabini ısıtmasını sağlar. Isıtma sisteminin enerji tüketimini sınırlamak, soğuk ya da sıcak mevsimlerde, ZOE menzilindeki uyuşmazlıkları büyük ölçüde giderir. Eşdeğer ısı seviyesi için, ısı pompası geleneksel bir sistem ile karşılaştırıldığında üç kat kadar daha az enerji tüketir.

İstenen kabin sıcaklığına daha çabuk ulaşılır ve motorun sağladığı kaloriyle ısıtmanın yapıldığı konvansiyonel bir araçtan çok daha istikrarlı bir düzeyde tutulur.

Michelin ENERGYTM E-V lastikleri ZOE’nin menzilini artırıyor
Renault ZOE, Michelin tarafından geliştirilen üstün verimlilik düzeyine sahip lastiği standart olarak sunan ilk araç. Söz konusu lastikler, enerji tasarrufunu, güvenlik ve sağlamlıkla birleştirerek elektrik motorlu araçların ani hızlanmalarını kabul ederken, yuvarlanma direnci ile bağlantılı olan yüksek enerji kayıplarını düşürmek üzere dizayn edilmiştir. 

Lastikler, elektrik motorlu araçların enerji tüketiminin %30’unu gerçekleştiriyor. Tekerleğin her dönüşüyle lastik, yol ile sürtünme gerçekleştikçe yükün ağırlığı altında deforme oluyor. Yapısı deforme olduğu için komponentler ısınıyor ve belirli oranda bir enerji kayboluyor. Bu ısınmanın düzeyini düşürerek enerji tüketimini de düşürmek mümkün. Michelin ENERGY™ E-V lastikleri sürüş anında çok düşük oranda ısı birikimi üretir, böylelikle enerji tüketimini düşürür. Aynı zamanda, yol ile temas halinde olan lastik yaması frenleme esnasında hızla ısınma kapasitesine sahiptir, böylelikle aracın durması için gereken mesafeyi azaltmaktadır.

Sürücüler de menzile katkıda bulunuyor
Konvansiyonel bir araçtan çok daha fazla oranda, sürücüler birkaç basit yöntemle araç menzilini koruyabilirler:
– Eco-sürüş uygulamalarını uygulayarak (bir sonraki adımı görmek, motor frenini kullanmak, sürüşle ilgili mantıklı bir tutum sergilemek, vb.). Bu kuralları uygulamakla sürücüler menzili yüzde 16 oranında geliştirir.
– Gösterge paneli ve R-Link multimedya internete bağlı sistem sürücüye yolculuğu gerçekleştirmek, aracın menzilini artırmak ve daha verimli bir şekilde şarj etmek için gerekli bütün bilgileri sunuyor (bakınız aşağıdaki R-Link ile ilgili paragraf). 
– Menzili %10 oranında artırmak için Eco modu çalıştırmak. 
– Kabini ısıtmak için ön ısıtma işlevini kullanmak (bakınız bölüm 3: Zoe yolcu konforunu düzenliyor).
Kumanda paneli üzerinden sürücü yardımı
 
ZOE kumanda panelinde yer alan TFT ekran sürücüye sürüş stili ve araç menzili hakkında sürekli bilgi sunuyor ve şunları içeriyor:
– Akü şarj durumunu ve km cinsinden kalan menzili gösteren bir sayaç. Bu değerin hesaplanması son 200 km’de elde edilen verilerden derlenir. Sıfırlama fonksiyonu sayesinde hesaplama son 30 km üzerinden de yapılabilir; böylece kalan menzil o anki sürüş koşullarına bağlı olarak hesaplanır,
– Aracın belirli bir anda enerjiyi tükettiğini mi ya da depoladığını mı gösteren bir ekonometre,
– Dijital formatta gösterilen hız ve vites pozisyonu; bu otomatik şanzımanlı araçlardaki gösterime benzer (Neutral, Drive, Reverse, Park)
– Gidilen mesafe, ortama tüketin (kWh/100 km), toplam/anık (kWh), zaman, dış sıcaklık gibi bilgilerin araç bilgisayarı üzerinden gösterilmesi.

“Sürüş tarzı göstergesi” fonksiyonu sürüş tarzına bağlı olarak TFT ekranın aydınlatmasını değiştirir: eko sürüşte yeşil, boşta iken mavi, dinamik sürüşte daha faza enerji harcarken mor.

Eko-modu
Bu fonksiyon kişiye güven verir. Klimanın ve ısıtmanın performansını düşürerek ZOE’nin menzilini ve motor gücünü korur. Orta konsolda yer aan bir düğme ile devreye alınır. TFT ekranın alt kısmı yeşile dönüşür ve ECO kısaltması belirir. Sürücü örneğin araç solama esnasında daha güçlü hızlanmaya ihtiyaç duyarsa, gaz pedalına sertçe basarak bu işev devre dışı bırakılabilir..

Bilgi ve uzaktan işlemler için ZOE’de yer alan iki servis paketi
Renault ZOE sürücüleri iki farklı servis paketi yardımıyla araçları hakkında bilgi alabilir ve hatta onunla etkileşime girebilir:
“My Z.E. Connect” (ZOE’de standart) ve “My Z.E. inter@ctive” (Life’da opsiyonel veya Zen ve Intens’te standart).

Uzaktan bilgi için: “my Z.E. Connect” paketi
 Nerede olurlarsa olsunlar sürücüler akıllı telefon ya da bilgisayarlarıyla aşağıdaki bilgilere ulaşabilirler:
– Şarj seviyesi, en son sürüş parametreleri göz önünde bulundurularak kalan tahmini seviye, en son şarj işleminin zamanı, araç bağlı ise şarj durumu (devam ederken ya da bitmişken), tam şarj olması için kalan süre ve aylık şarj veri tarihçesi  ,
– Şehirlerdeki şarj istasyonlarının yerleri,
– Elektrik motorlu otomobilin daha iyi kullanılması ve aracın menzilinin korunması için pratik ipuçları. Örneğin, kabini ısıtmak için ön koşullandırma işlevinin kullanılması, pürüzsüz bir sürüş tarzı benimsemek vb. 
– Kullanıcılar ayrıca şarjın başlaması ve bitiminde bilgi alırlar (e-mail ile) ya da düşük batarya şarjı ya da şarjın kesilmesi durumunda (e-mail ya da kısa mesaj ile).

Araçla uzaktan etkileşime girmek için: the “My Z.E. inter@ctive” paketi
Bu paket yardımıyla sürücüler akıllı telefon veya bilgisayar kullanarak aşağıdakileri gerçekleştirebilir.:
– Kabin ısıtıcısını çalıştırabilir veya ayarlayabilir,
– Uzaktan şarj işlemini başlatabilir,
– Zaman aralığı1 seçerek günlük şarj planı yapabilir 
– Elektrik maliyeti ve CO2 içeriğine bağlı olarak şarj planını optimize edebilir (sadece PC ile yapılabilir).
Daha hızlı şarj için Chameleon şarj cihazı
 
Patenti Renault’ya ait olan bu yeni nesil pil şarj cihazı kaputun altına sığıyor ve 43 kW’ye kadar ister tek ister üç fazlı olsun tüm güç seviyelerine uyum sağıyor. Renault ZOE, pilinin maksimum kapasitesinin yüzde 80’inin 30 dakikada şarj edebiliyor. Chameleon aynı zamanda ZOE’yi değişken güç seviyeleri altında şarj etme kolaylığı da sunuyor: örneğin, 11 kW’de (iki saatlik şarj süresi) veya 22 kW’de (bir saatlik şarjla pilin %80’i). Bu ara güç seviyeleri pil ömrünü daha verimli devam ettirir ve hızlı şarja (43 kW) oranla daha az olumsuz etkileri olur. Avrupa’da halihazırda 4,000’den fazla 11 veya 22 kW şarj istasyonu bulunuyor; bunlara “hızı şarj istasyonu” adı veriliyor. Almanya’da ise çoğu halka açık şarj istasyonları (mod 3) hızı şarj tipinde.

Chameleon; elektrik motorlu araç kullanımını geliştirmek için Renault’nun sunduğu bir yenilik
Chameleon şarj cihazı, elektrik motorlu araçları sınırlı maliyetle güçlü bir araç üstü şarj cihazı ile donatmak üzere Renault tarafından geliştirilmiş bir çözümdür. bu sistemin ardından yatan temel fikir motorun ve invertörün sadece çekiş değil, pil şarj etme görevini de üstlenmesidir. Renault tarafından geliştirilen ve “Junction Box” adı verilen yeni bir alt sistem a şarj sürecini yönetir, dalgalı akımı doğru akıma dönüştürür ve şarj istasyonu ile iletişim kurar. Chameleon şarj cihazındaki Junction Box çoğu elektrik motorlu araçlarda yer alan 3V şarj cihazından sadece biraz daha büyük ve ağırdır. Invertör ve motor dönüşünün kullanılması sayesinde şarj gücü 43 kW’ye kadar çıkabilmektedir.

ZOE’nin kaputu atında yer alan Chameleon şarj cihazı yüksek kapasiteli (43 kW) şarj istasyonlarının kullandığı teknolojiyi basitleştirmektedir. Söz konusu hızlı şarj cihazlarının entegre rektifiye cihazına ihtiyacı olmadığından, fiyatları mevcut fiyatlarının dörtte biri olacak ve kullanılması daha basit hale gelecek. Söz konusu yenilik elektrik motorlu araç kullanımına büyük katkı sağlayacak.

ZOE’nin şarj edilmesi
ZOE, 3 ila 22 kW arası güçlerde kullanılmak üzere bir şarj kablosu ile birlikte teslim ediliyor. Söz konusu kablo aracın önündeki logonun altında yer alan prize takılıyor. Logo eller serbest kartıyla veya direksiyon simidinin solunda yer alan bir düğme yardımıyla açılabilir. Hızlı şarj istasyonlarında (43 kW) araca takılı halde bunan entegre kablo bulunur.
Kablo yerine takıldıktan sonra “Z.E.” işareti yanar. Şarjın devam ettiğini gösteren mavi renkli ışık yanıp söner ve şarj işlemi bittiğinde sürekli yanmaya başlar. Şarj işleminde bir problem meydana gelirse kırmızı renkli bir ışık yanar.

ZOE’nin bütün versiyonları Renault R-Link ile donatıldı
Entegre, internete bağlı multimedya sistemi olan Renault R-Link lansmandan itibaren ZOE’nin bütün versiyonlarında yer alıyor. Sistemin, navigasyon, radyo, Bluetooth® telefon, audio akışı, müzik ve taşınabilir cihazlara bağlanabilirlik, bağlantılı hizmetler (versiyona bağlı) gibi bütün fonksiyonları kullanımı kolay ve zevkli hale getirecek şekilde tek bir yerde toplandı.

İşlevlere tek dokunuşla veya sesle ulaşma
Sürücüler, 7 inçlik dokunmatik ekranı veya sezgisel ses tanıma sistemini kullanarak “git” (bir varış noktasından sonra), “uygulamalarımı göster” ya da “e-mail” gibi bazı işlevleri kolaylıkla çalıştırabilirler.
Bu arada, Text To Speech (TTS) işlevi bazı uygulamalardan mesajların veya RSS beslemelerin araç hareket halindeyken otomatik olarak sesli okunmasını sağlar.

Elektrik motorlu sürüşe adanmış R-Link fonksiyonları
ZOE’deki Renault R-Link’e elektrik motorlu sürüşe adanmış fonksiyonlar dahildir. TomTom® Z.E. LIVE navigasyon sistemi araç menziline tekabül eden bir işletim dairesini gösterir. Sistem aynı zamanda belli bir varış noktası girildikten sonra yeterli kapasitenin mevcut olup olmadığını sürücüye bildiriyor. Eğer bu mümkün değilse, en yakın şarj istasyonunu bildiriyor. Bunun yanı sıra, enerji kullanımı açısından en uygun rotayı öneriyor ve şarj istasyonlarını harita üzerinde gösteriyor (TomTom® haritaları) (aracın coğrafik konumuna veya varış noktasına bağlı olarak).

Renault R-Link, diğer yeni araç fonksiyonlarının kullanılmasına müsaade eden ZOE ECU’lar ile bağlantılıdır. Sürücüler, gerçek zamanlı olarak, tüketim geçmişlerini veya pil ile motor, klima, ısıtma, R-Link, vs. gibi enerji tüketen sistemler arasındaki enerji akışını izleyebilirler. 
Örneğin, ‘Driving eco2’ işlevi sürücülerin aracı kullanma tarzları hakkında analiz yapmalarına imkân tanıyor ve enerji tüketimi ile menzillerinin ne şekilde optimize edebileceklerine dair ipuçları veriyor. Yolculuklar arasında yapılan karşılaştırma ile de sürücülerin eko sürüş tarzlarını geliştirmeleri sağlanıyor.

İnternete bağlı R-Link
Renault R-Link,  entegre EDGE 2.75G bağlantısı sayesinde dış dünyaya ve internete bağlıdır. Bağlantılı servisler  (TomTom® LIVE ve Coyote Series alarmları) ise sürücülere trafik durumu konusunda gerçek zamanlı bilgiler sunar. 

 “TomTom® LIVE ” sürücülerin en iyi rotayı seçmesini sağlıyor:
– HD Traffic®2 piyasadaki en iyi gerçek zamanlı trafik bilgi hizmeti kullanıcıların gecikme yaşamamasını, yakıt tasarrufu yapmasını ve tahmini varış zamanına ulaşmalarını sağlıyor.
– TomTom® Places2, yakınlarda veya belirli bir şehirde sürücülerin belirli bir yeri ya da adresi bulmalarına imkân tanıyan en büyük mekân veri tabanı (İnternet üzerinden gerçek zamanlı olarak güncellenir).
– Hava Durumu: üç günlük hava tahmini. 
– Tehlikeli bölgeler2, gerçek zamanlı yol güvenlik uyarıları.

Coyote Series2 Sistemin kendi kullanıcı topluluğu tarafından ve tehlikeli bölgelerle ilgili olarak duyurulan ve onaylanan risk bölgeleriyle ilgili gerçek zamanlı uyarı verir. Coyotes Series aynı zamanda sürücüleri olası gecikmeler konusunda uyarmayı ve sürüşü daha güvenli hale getirmek için trafik sıkışıklığı (kazalar, yoldaki objeler, vb.) ile ilgili uyarılar sunar. Bilgiyi sunanların ve uyarı filtrelerinin güvenilirliği sayesinde, kullanıcılar gerçek zamanı olarak bilgi alabiliyor.

Renault R-Link Store; orijinal otomotiv uygulamaları mağazası
Lansman anında sunulan yaklaşık 50 uygulama ile Renault R-Link Mağazası otomobil uygulamalarında öncü bir mağaza olmak için gerekli bütün özelliklere sahip. Bu uygulamalar arasında genel ve özel ilgili alanı bazlı bilgiler (gezi, spor, kadının dünyası, kültür, vb) otomobil ile ilgili işlevler (Renault Yardım, interaktif araç kullanıcı rehberleri) ve yakıt fiyatları, topluluk bazlı uygulamalar, e-mail ve sosyal ağlar yer alıyor. Bu arada, R-Link Mağazasının katalogunun kapsamı hızla genişleyecek….

R-Link Store uygulamaları  
– İletişim: e-mail, sosyal ağlar, online navigatör, vs.
– Rota iyileştirme: park yerlerinin, vs. belirlenmesi.
– Pratik bilgiler: hava tahminleri, günlük, sarı sayfalar, oteller, restoranlar, vs.
– Acil durum: acil aramalar, Renault Assistance.
– Mobilite: çoklu mod yolculukları, toplu taşıma.
– Bütçe: kilometre başına sigorta, Renault ipuçları, vs.
– Kullanım: servis takibi, kullanıcı kılavuzları, vs.
– Eğlence: oyunlar, bilgi, turizm, kişiselleştirme, vs.
– İş: filo yönetimi, genel yönetim, uzaktan teşhis, tele-çalışma, harcama notları, vs.
  Ülkelere bağlı olarak uygulamalar farklılık gösterebilir.
Renault, R-Link kullanıcılarını, sistemin özellikleri ile tanışma aşamasında, bir dizi tanıtım düzeyinde öneri sunarak yalnız bırakmıyor: 
– TomTom® LIVE ve Coyote Series, ile sunulan internet bağlantılı hizmetlere üç aylık ücretsiz erişim , 
– Bir dizi uygulamalar üç yıl boyunca ücretsiz (Zen ve Intens’te; opsiyonel olarak Life’da): e-mail, R-Link Tweet, hava, Renault Assistance. Bu teklif yeni uygulamalarla birlikte kademeli olarak genişleyecek.  
– Sistemin lansmanında sunulan 50’den fazla uygulamayı üç yıl boyunca indirmek için (Zen ve Intens’te) R-Link Mağazasına erişim (ülkeye bağlı olarak). 
Ülkelere bağlı olarak uygulamalar farklılık gösterebilir.

ZOE yolcu konforuna çok önem veriyor 
 
Renault ZOE konfor için düşünülmüş birçok özelliği içerir. Örneğin, kabin sürücü araca binmeden doğru sıcaklığa (22°C) önceden ayarlanabilir. Araç içinde solunan hava daha temizdir ve klima, cildin kurumasını önlemek için havadaki nem düzeyini yeterli seviyede tutar. ZOE’nin kabini ayrıca Toxproof sertifikası almaya hak kazanmıştır.

ZOE doğru sıcaklığı ayarlar
Ön koşullandırma işleviyle, ZOE’nin kabini sürücü tarafından belirlenen zamanda doğru sıcaklığa (22°C olarak) kadar ısıtılır ya da soğutulur. R-Link tabletinden ya da bir bilgisayar ya da akıllı telefon ile uzaktan ayarlanabilen bu işlev, araç bir şarj istasyonuna bağlı iken, ZOE’nun kabinini ısıtır ya da soğutur. Bu nedenle istenen sıcaklığa ulaşmak için gerekli enerji, bataryadan değil de, doğrudan soketten alınır, böylelikle ZOE’nun menzili korunmuş olur.
Sürücü hareket etmeye başladığında, klima ve ısıtma işlevi, sıcaklık düzeylerinde oluşan büyük bir farkı dengelemek için enerjiyi artırmak zorunda kalmadan ayarlanan sıcaklığı korur.

ZOE internete bağlı olmasa bile ön iklimlendirme fonksiyonu halen kullanılabilir; fakat sadece beş dakikalık bir süre için. Bu iki yolla yapılabilir.
– Eller serbest kartındaki ilgili düğmeye basarak,
– Akıllı telefon veya PC ile.

ZOE yolcularının soluduğu hava daha temiz
Bir aktif karbonlu parçacık filtresi, kötü kokuları ve kirleticileri emerek kabin içindeki havayı temizler. Elektrostatik katmanlardan ve aktif karbondan oluşan bu filtre ozon, nitrojen dioksit, sülfü dioksit, tolüen, benzen ve hidrokarbon parçacıklarını (toz, polen) yakalar. Ayrıca polen gibi sadece birkaç mikron ebadındaki kirleticileri de filtreler..

Cildi kurutmayan akıllı iklimlendirme
Alışılagelmiş klimalar cildi kurutur. ZOE’nin kliması ise daha konforlu bir yolculuk için kabin içerisindeki nemi otomatik biçimde ayarlar.

Toxproof onaylı kabin
Bu etiket tanınmış, bağımsız bir kuruluş olan TÜV Rheinland tarafından verildi. Söz konusu etiket, ZOE’nin kabinini üretmek için kullanılan tüm malzemelerin “TÜV Rheinland Toxproof”un araç kabini üretim kriterlerine (TÜV Rheinland LGA Products GmbH tarafından belirlenen) uyduğunu onaylar. Bu kriterler alerjik reaksiyon risklerini en aza indirmek üzere tasarlandı.
Analiz edilen kimyasal bileşenlere şunlar dâhil:
– Uçucu organik bileşenler, 
– Ciltte veya solunum yolarında alerjiye neden olabilecek kimyasallar,
– Kokular,
Dahası, Toxproof aynı zamanda ZOE’de kullanılan polen filtresinin verimliliğini de garanti etmektedir..

“Take care by Renault” özellikleri (sadece ZOE Zen’de sunuluyor)
Yukarıda belirtilen ön iklimlendirme ve filtre ile birlikte “Take Care” paketi şunları kapsar:
– Yüksek düzeyde kirliliği saptayarak kabin içinde otomatik olarak hava devridaim işlevini çalıştıran bir kirlilik sensoru,

– Temizleyici ve dinlendirici hava iyonizeri. Temizleyici işlev, kabin içinde bulunan mantar, alerjenler ve mikroplar gibi bakterileri yok eder. Dinlendirici işlev kapalı alanlarda yüksek konsantrasyona sahip pozitif iyonlarla dengeyi kurmak için negatif iyonlar üretir,

– Dinlendirici ve uyarıcı özelliklere sahip aktif koku yayma. ZOE için iki koku sunuluyor:  “Koza çiçeği” ve “Ferahlatıcı ylang”. Havanın kurumasına engel olmak için düzenli olarak püskürtülen kokular için üç farklı seviye mevcut. Havanın kurumasına engel olmak için düzenli olarak püskürtülen kokular için üç farklı seviye mevcut. Bu kokuların aktif etkinliği 2011 yılının Aralık ayında Alman enstitüsü Psyrecon tarafından 60 katılımcıyla gerçekleştirilen bir çalışmayla kanıtlandı (Psyrecon psiko-fizyolojik bilimsel araştırmalar alanında uzmanlaşan bir Alman enstitüsü). Kokular, dünyanın önde gelen parfüm üreticilerine ürün tedariki sunan Firmenich® şirketi tarafından geliştirildi. 

–  Koltukların kolaylıkla temizlenmesini sağlayan Teflon® döşeme. Bu görünmeyen, kokusuz işlem kumaşın su geçirmez ve leke tutmaz özellik kazanmasını sağlıyor.

Renault araç servis işlemlerine de yenilikler getirdi. Açık renklerin tozu çekeceği düşünüldüğünde, ZOE kolay temizleme kiti (sadece Zen versiyonu) sunuyor.  Kit, ZOE’deki kabin yüzeylerinin tane kaplaması ve plastik aksamına uygun olarak özel olarak üretilmiş olan temizlik ürününü kapsar.

Renault’nun yaşam tarzı ve konfor imzası olan TAKE CARE KAVRAMI
Renault Latitude ile tanıtılan “Take Care” imzası yaşam tarzı ve konforu kapsayan araç içi özellikler sunuyor. ZOE’nun Zen versiyonu bu imzayı taşıyor.

Zevkli ve dinlendirici bir sürüş 
 
Renault ZOE, kullanılması kolay ve eğlenceli bir araç olup, özel direksiyonu, lastikleri ve amortisörleri ile elektrik motorlu araçlara özgü bir şasiye sahiptir. ZOE, her tip yolculuklarda kullanılabilecek güven verici bir otomobildir: ister şehirde ister şehirlerarasında (çevreyolunda veya otobanda). Bir elektrik motorlu araç olarak sessizdir ve hiçbir motor sesi ya da titreşim olmadığından dinlendiricidir.

Elektrik motorlu sürüşe adanmış bir mimari
Renault ZOE, Yeni Renaut Clio da dahil olmak üzere yaklaşık yirmi tane Ortaklık modelinin kullandığı “B” platformunu temel alıyor. Clio IV ile aynı olan ön süspansiyonu McPherson tipinde olup, alt salıncak kolu ile donatılmıştır. Alt çerçeve ve alt süspansiyon kolları bir üst segmentten (Mégane) alındı, böylece daha fazla konfor ve daha hassas direksiyon kullanımı mümkün oluyor. Aracın arka süspansiyonu programı sapmaya sahip esnek kiriş ile donatıldı. Şasi içerisinde yer alan pilin ağırlığını alabilmesi için Renault grubu içinde en sağlam olanıdır. Daha iyi sönümleme için poliüretan tamponların eklenmesiyle konfor açısından da optimize edildi.

Daha büyük oranda bir sürüş kapasitesi için dinamik özellikler 
Rotor bobini ile senkronize elektrik motorlu motor, bütün kullanım aşamalarında mükemmel düzeyde enerji verimliliği sağlar. 65 kW (88 hp) sonuç ile neredeyse hemen, bir saniyenin yüzde birinden daha kısa bir sürede, en düşük motor hızından güçlü bir akselerasyon ve kalkış ile 220 Nm değerinde maksimum tork üretir. Şehir içi sürüş deneyiminde sık rastlanan bir durum olan 0’dan 50 km/s hıza çıkmak sadece dört saniye alıyor.

Döşemenin altındaki bataryanın konumu daha iyi bir çekiş gücü için ön ve arka arasındaki ağırlığı dengelemekte yardımcı olur (park halindeyken yüzde 59 / yüzde 41). Clio 3 platformu ile karşılaştırıldığında, Yerçekiminin merkezi 35 mm daha alçak, yollar 16 mm daha geniş ve platformun burulma sertliği yüzde 55 artıyor böylelikle Renault ZOE’nun stabilitesini ve yol davranışını geliştiriyor.

Direksiyon kolaylıkla ve net olarak kullanılabilmektedir. Renault ZOE, daha dinamik bir kullanım için geliştirilmiş olan lastik alt çerçeve montaj noktaları direksiyon kullanımı kalitesi ile ünlü bir araç olan Clio 3 RS’nin bağlantı koluna sahiptir. Düşük direksiyon kullanım orantısı (kilitten kilide 2.71 dönüş) bir üst segmentin elektrik motorlu direksiyon kullanımı ile birleşerek, kullanım ve sürüş keyfini artırır.

Daha sakin, daha rahat bir sürüş 
Hızlanma düzgün ve çizgiseldir, herhangi bir kavrama sistemi ya da dönüştürücü olmaksızın, motorun dönüş hızını tekerleklere aktaran redüksiyon dişlisi sayesinde herhangi bir engel oluşmaz. Sürücü için, piyasadaki otomatik vites kutusuna sahip olmak gibi bir etki uyandırır.

Araç içinde sessizlik olması ve titreşim bulunmaması sürücüye konfor sunar. 40 km/s hıza kadar otomobil özellikle sessiz çalışıyor. Bu hızın ötesinde, duyulan en büyük gürültüler yolda tekerleklerden ve karoseri üzerindeki havanın akımından gelir. ZOE’nun kabininde 40 ile 75 km/s arasında ölçülen gürültü düzeyi is 60 ile 65 dB arasındadır, bu da eşdeğer enerjiye sahip konvansiyonel araçlardan iki ya da üç kat arasında daha azdır.

Araçiçi rahatlık sürücülerin araç içinde audio sistemiyle sunulan dinleme kalitesinden yararlanmasını sağlar. Renault ZOE Zen ve Intens versiyonlarında 3D Sound by Arkamys® ile sunulmaktadır. Dijital sinyal işleme yazılımı kullanarak, bu sistem mekânsallaştırma etkisi uyandırır duyulan sese daha derinlik ve etki katar. Sürücüler kabin içinde ses bölgelerini seçebilirler: sadece sürücü, ilk sıra ya da bütün araç.

Yerleşim merkezlerine yaklaşırken rahat, stressiz sürüş, ZOE, Z.E. Voice ile birlikte sunulmaktadır: yayalara yaklaşmakta olan bir araç olduğu konusunda uyaran ve otomobilin hızıyla birlikte frekansın da değişmesiyle aracın hızını tahmin etmelerini sağlayan bir dış ses. Z.E. Voice 1 ile 30 km/s hız arasında aktif olarak çalışmaktadır. Araç park halindeyken sessizdir. ZOE’nin karakterine uygun bir ses kimliğini oluşturmak için sesle ilgili özel tasarım çalışmaları gerçekleştirildi. IRCAM (Institut de Recherche et Coordination Acoustique / Musique) araştırma enstitüsünde Ses Mükemmeliyet ve Tasarım Ekibi ile işbirliği ile geliştirildi. Sürücüler üç ses düzeyi arasında seçim yapabiliyorlar: “Pure”, “Glam” ve “Sport”. Sistem tek bir tuşa basarak kapatılabilir. Sürücü tekrar aracı çalıştırdığında otomatik olarak geri gelir.

Bütün Renault ZOE modelleri yokuşlarda kolay kalkış sağlamak için yokuş kalkış yardımına sahiptir. Bu sistem, sürücü freni serbest bırakıp hızlanmaya başladığında, aracı yokuşta birkaç saniye sabit tutar.

Uzun vadede dinlendirici bir deneyim yaşamak için, elektrik motorlu motor “bakım gerektirmez”, su geçirmez ve yağlama istemez. Elektrik motorlu bir aracın servis maliyetleri, ICE araç ile karşılaştırıldığında %20 daha düşüktür. Zamanlama kayışı, hava filtresi ya da yakıt filtresinin değiştirilmesine gerek yoktur, yağ değiştirmeye de gerek yoktur.

Kalite ve güvenlik konusunda sıfır taviz
 
ZOE genlerindeki güvenlik ve kaliteyi Renault’nun bütün deneyimlerinden ve know-how’ından alıyor. Renault güvenilirlik açısından en iyi tam kapsamlı üreticiler arasında yer alıyor ve güvenlik konusunda yüksek standartları yerine getirmesi ile dikkat çekiyor. Gelişim sürecinin bir parçası olarak, ZOE konvansiyonel bir araç ile aynı işlev onay testlerinden ve elektrik motorlu modeller için geçerli özel testlerden geçti.

Çekiciliği artırmak için algılanan kalite
Algılanan kalite, bir otomobilin cazibesine ve sağlamlığına katkıda bulunur ve bu açıdan Renault için ZOE’nin tasarım sürecinde dikkate alınan önemli noktalardan bir bu husus olmuştur. Tasarım ve algılanan kalite ekipleri, ZOE’nin tasarımını gerçekleştirmek için işbirliği yaptı. LED gündüz seyir lambaları, “Z.E:” diyotlarına sahip ön kısımdaki şarj soketi, eksiksiz hatlar ve aydınlatma teknolojisi, ZOE’nin genel algılanan kalitesinin sadece birkaç özelliği. Kaput kesimi de ızgaranın ve ön farların tasarımını ön plana çıkarıyor. Boya kalitesi ile ilgili temel özellikler arasında şunlar yer alıyor: 
– Gövdedeki boşluk ve hemzemin alanlar üzerinde özel vurgu,
– 2 mm’den daha az eğrilik yarıçapı,
– Lastik ve tekerlek yuvası arasında küçük bir alan

Araç içerisinde döşeme ve montaj konusunda öze bir çaba harcandı. Aracın tasarımı gene itibarla güç üzerinde katkı sağlıyor. Ön panel şeritleri yumuşak dokulu bir malzemeden yapıldı.

Flins fabrikasındaki üretim kalitesi
Renault ZOE, Yeni Renault Clio ile birlikte ve aynı yüksek üretim kalite standartlarında Flins fabrikasında üretiliyor. Özellikle, algılanan kaliteyi artırmak için montaj hattının sonunda küçük kusurların işlenmesiyle ilgili koşullar ağırlaştırıldı. 

ZOE, bütün açılardan test edildi
Renault ZOE ile, dinamik performansı test etmek, ince ayarları gerçekleştirmek ve her türlü koşulda dayanıklılık ve sağlamlığı değerlendirmek üzere 850 bin  km yol yapıldı. Bu testler zorlu koşullarda gerçekleştirildi: uç sıcaklıklar, kuruluk, nem, pürüzlü yüzeyler, toz ve çakıl. Muayene edilen noktalar listesinde vurgu özellikle akünün ve elektrik motorlu motorun performansındaydı. Kiruna’da (İsveç) olağanüstü soğuk havada (-20°C dereceye kadar) yapılan testler akünün soğuğa dayanıklılığını kanıtladı.

Günlük kullanım
Sınıfındaki diğer araçlar gibi, Renault ZOE de EDAU sınıfı testlerden (Görünüm ve kullanımdaki dayanıklılık destlerinin Fransızca kısaltması) geçti. 2010 kullanılmaya başlayan testler aracın ömründeki üç yılı aktarmak için iki aylık bir süreçte günlük kullanımını yeniden canlandırıyor. Bu testlerin sonuçları ZOE’yi piyasada görünüm sağlamlığı açısından en iyiler arasına yerleştirdi.
 
Sızdırmazlık testleri
Çeşitli sızdırmazlık testleri önemli Renault testleri arasında yer alıyor: yüksek basınçlı püskürtücülerle yıkama, 800 mm/h kadar her tür yağmur koşullarının simülasyonunu sunan duş kabini testi (üretim yerinde yağmur testi ve dünyada bilinen maksimum yağış). Otomobil ayrıca, aksaklık oluşmaması için akü tamamen suyun içindeyken 10 km/s hızda 40 cm su içinde test edildi.

Elektrik motorlu motor testleri
Renault ZOE’nin elektrik motoru Fransa’daki Lardy teknik merkezinde geliştirildi ve test edildi. Bütün elektroteknik ve karakterizasyon testleri (hız, tork), yol döngülerinin simülasyonu ve dayanıklılık (ısı ve titreşim) bir ZOE “5A nesli 2” motor ile gerçekleştirildi. Sekiz ila on iki haftalık bir sürede yapılan testler 20 yıllık normal kullanıma tekabül ediyor.

Pil testleri
Elektrik motorlu Renault araçlarının pilleri Lardy merkezindeki 2,500m²’lik elektrik test tesisinde yapıldı. Pillerin mekanik ve kimyasal dayanıklılığı, güvenilirliği ve zaman içindeki performansları değerlendirildi.

Şarj alt yapısı testleri
Renault, on bir Avrupa ülkesindeki hakla açık şarj alt yapısını test etmek üzere bir kampanya yürüttü. Bundaki amaç, şarj istasyonlarını listelemek, bilgileri artırmak ve Renault ZOE’nin lansmanı için tüm koşulların uygun olduğundan emin olmaktı.

Konvansiyonel araçlardan daha kapsamlı bir garanti
Tıpkı konvansiyonel araçlarda olduğu gibi ZOE de iki yıl /sınırsız kilometre veya üç yıl / 100 bin kilometre (ülkeye bağlı olarak) garanti sunuyor.

Renault Z.E. serisi aşağıdaki ilave garantilerle sunuluyor:
– Elektrik motorlu güç aktarma organları garantisi: 5 yıl / 100 bin  km
– Ömür boyu pil garantisi: kira sözleşmesi, pilin her zaman çalışır durumda ve ilk kapasitesinin %75’inden daha fazla şarj kapasitesine sahip olması gerektiğini belirtiyor. Eğer bu iki husustan bir tanesi karşılanmıyorsa, pil ücretsiz olarak değiştirilir.

Renault ZOE, Renault’nun güvenlikle ilgili know-how’ından ve tekniklerinden istifade ediyor. ZOE’nin ve pil haznesinin yapısı her hangi bir darbe anında yolcuları be pili korumak üzere tasarlandı. Daha faza güvenlik için araçta bulunan bir elektronik sistem her bir hücrenin (pilin temel bileşeni) durumunu gözemler ve gereken hallerde akımı keser.
90 tane ZOE aracı çarpışma testine sokuldu
Tasarım aşamasında 90 tane ZOE her tür çarpışma testine sokuldu. Böylece güvenlikle ilgili teknik tercihler ve boyutlandırma parametreleri denenmiş oldu: kafa kafaya, yandan, arkadan, vs. çarpışmalar. Kafa kafaya çarpışmada araç 120 cm’lik bir mesafede 64 km/s’den  0 km/s hıza düşer. Bu da 35G’lik bir yavaşama demektir. Testlerdeki amaç, kullanılan yapının kabini, yolcuları ve pilin bütünlüğünü koruyup korumadığını belirlemekti. ZOE’nin tavan hattı bu testten sağlam çıktı  ve kapıların açılması bile halen mümkündü. Testlerde kullanılan mankenler büyük yaralanmalar geçirmedi ve pil sağlam bir şekilde duruyordu. Önleyici bir tedbir olarak da hava yastığı ECU’su pili hemen devre dışı bırakıyor.
Yaya darbeleri
Yaya darbesi ile ilgili kısıtlamalar henüz tasarımın en başında dikkate alındı. Kaputun, ön tamponun ve farların tasarımı yaya yaralanmalarını azaltacak şekilde optimize edildi. Aracın ön kısmında pek çok ezilme bölgeleri var; özellikle de şarj soketinin etrafında. Böylece, darbe anında kuvvet yayılımı sağlanıyor, sert bölgeler zayıflatıyor ve deformasyona yardımcı olunuyor. ZOE de aynı zamanda ön cam ile kaputun birleştiği yerde esnek bir çapraz parça bulunuyor; bu şekilde darbe enerjisi daha iyi emliyor.

“Ağır” pil testleri
Piler son derece hassas araç parçaları olduğundan, Lardy test merkezinde işkence kıvamında bir takım “ağır” pi testleri gerçekleştirildi. Piller ateşe atıldı, suya daldırıldı, ateşlendi, aşırı yüke maruz bırakıldı, yüksekten atıldı, harici kısa devre yaptırıldı, bağlantıları gevşetildi, aşırı basınç atında tutuldu ve hücrelerin tam merkezine çivi bile çakıldı. Tüm bunlar tek bir hedef uğruna gerçekleştirildi: güvenlik konusunda sıfır taviz için.

Pasif güvenlik
ZOE’de bulunan pasif güvenlik ekipmanları:
– Sürücü ve on yolcu hava yastıkları
– Ön yan hava yastıkları (baş – göğüs)
– Ön koltuklarda “Yolcu Sınırlama Yastığı” hava yastıkları
– Emniyet kemerinin altından kaymayı engelleyecek şekilde tasarlanmış ve test edilmiş ön koltuklar
– Önde, ön gergili üç noktalı emniyet kemerleri 
– Arkada, kuvvet sınırlayıcılı üç noktalı emniyet kemerleri 
–  Önde ve arkada “Fix4Sure” kayma önleyici koltuklar
– Arka yan koltuklarda ve ön koltukta Isofix bağlantı sistemi

Aktif güvenlik
ZOE’de bulunan aktif güvenlik ekipmanları:
– Acil durum fren destekli ABS,
– Çekiş kumandalı (ASR) yetersiz manevra kumandalı (CSV) elektronik denge kontrolü (ESC)
– Elektronik fren kuvveti dağılımı (EBD)
– Standart hız sınırlayıcı / seyir kumandası 
– Navigasyon ekranında yasal hız sınırının gösterilmesi 
– Acil frenleme esnasında dörtlülerin otomatik olarak devreye girmesi 
– Harekete geçildiğinde otomatik olarak kilitlenen kapılar

 
Üçüncü güvenlik de öncelik taşıyor
Üçüncü güvenlik de (bir kazadan sonra araç içindekilerin güvenliği) Renault için bir öncelik konusu teşkil ediyor, bu da eğitim esnasında daha erken bir aşamada işlemler sırasında acil durum hizmetleri için bir destek sunar. İlk elektrik motorlu aracın lansmanından ons ekiz ay önce, Paris bölgesinden itfaiyeciler Renault tarafından acil durum hizmetleri ile ilgili olarak çıkartılan rehberin oluşturulmasına katıldılar, elektrik motorlu araçları kapsayan işlemlerle ilgili önerilerde bulundular (enerji türünü kontrol etme, 400V devreyi kesme, 12V bataryayı kesme, yolcuların kurtarılması için teknikler, yanmakta olan ya da suyun altında bulunan vb. araçlarla ilgili operasyonlar). O dönemden itibaren, Renault itfaiye birimleriyle işbirliği yapmayı sürdürdü..

ZOE, Renault'nun çevresel yaklaşımında yeni bir çağı başlatıyor
ZOE’nin öncülük ettiği elektrik motorlu araç programı Renault’s eco² çevresel politikasının başını çekmektedir. Program, Renault grubunun “Renault 2016 – Drive the Change” isimli stratejik planının hedeflerini yakalamak üzerine kuruludur: 2013 senesinde global karbon ayak izini yüzde 10 düzeyinde ve 2013 ila 2016 arasında bir yüzde 10 daha azaltma hedefi.

Kullanımda sıfır emisyon
Tüm elektrik motorlu araçlarda olduğu gibi ZOE de seyir esnasında (aşınan parçalar hariç) hiçbir şekilde CO2, NOx, karbon monoksit, parçacık, koku veya motor gürültüsü yaymaz. Bu nedenle elektrik motorlu araçlar hava kalitesine katkıda bulundukları ve gürültüyü azatlıkları şehirlerde olumlu katkılara sahiptir.

Kirletici emisyonları ile ilgili daha sıkı yönetmeliklerin yürürlüğe girmesiyle (Euro 1 ila Euro 6 arası) şehirlerdeki hava kalitesi artıyor ancak bu ilerleme yerel araç parkının yenilenmesi ile doğru orantılıdır. Elektrik motorlu araçların kademeli biçimde entegre edilmesiyle hava kalitesinin iyileşmesi daha da hızlanacak. Şehir araçları parkının yüzde 20’sinin elektrik motorlu araçlardan oluşması sayesinde kirletici emisyonları kirleticinin niteliğine göre yüzde 20 ila 40 arasında azaltılabilir.

Elektrik motorlu araçlar karbon ayak izi üzerindeki etkisini artırmayı amaçlıyor
Hayat boyu değerlendirme CO2 salınımı, ülkede elektriğin nasıl üretildiğine bağlıdır. Avrupa’daki enerji karışımı temel alındığında, Yeni Toyota Prius ‘un 89g emisyonu ile karşılaştırıldığında ZOE 58g CO2 / km emisyonuna sahip. Fransa’da, elektriğin büyük bir kısmı karbon içermeyen kaynaklardan elde ediliyor, bu nedenle hayat boyu değerlendirme rakamı sadece 15g CO2 / km.

2010 yılında Avrupa’da, elektriğin yüzde 18’i yenilenebilir kaynaklardan üretiliyordu ve bu rakam elektrik üretim karışımında yenilenebilir kaynakların kullanımının artmasıyla gelişecek. Avrupa’da elektrik sektörünü temsil eden kuruluş olan Eurelectric 2010 ile 2020 yılları arasında Fransa ve Avrupa’da elektriğin karbon dioksit yoğunluğunun (g CO2/kWh) yüzde 15 oranında düşmesini beklemektedir. Bu ilerleme, teknolojideki güncellemelerin halen kullanılmakta olan bütün otomobillerde doğrudan etkisinin olmadığı konvansiyonel araçlardan farklı olarak, pozitif ve ani bir etkisi olacak.

ZOE,  Cléon’da üretilen Renault elektrik motorlu motor takıldığında yerel içerik yüzde 55 olacaktır.  Gelecek yıllarda artması beklenen bu rakam lojistik özelliklerin karbon ayak izinin düşürülmesine katkıda bulunacak

Şarj maliyetlerini ve emisyonlarını düşürmek için “Charging eco²”
“Charging eco²” Renault’nun sürücülerin doğru zamanda doğru şekilde araçlarını şarj etmelerinde yardımcı olan, yenilikçi, internete bağlı bir hizmettir. Bu şarj program asistanı sürücülerin, daha az karbon ayak izine sahip ucuz elektrik dönemlerini seçmesine ve yoğun saatlerden kaçınmasına olanak tanıyor.

 “My Z.E. inter@ctive” paketinde mevcut olan bu hizmete https://www.services.renault-ze.com. adresinden ulaşılabilir. Sürücünün haftalık şarj programındaki renk koduna sahip bir çubuk elektrik için fiyat skalasını, yoğun saatleri ve CO2 emisyonlarını saatlik bazda gösteriyor.  Böylelikle sürücüler sözleşmelerine bağlı elektrik fiyatlarıyla birlikte kendi taleplerini girebilir ve “fiyat” ve “CO2” emisyonları arasındaki istenen dengeyi belirleyebilir. Renault’nun her ülke için geliştirdiği veritabanlarını kullanan bir algoritma, optimum zaman aralıklarını gösterir ve yıllık euro, kg, CO2, ve kaçınılan yoğun saat tasarruf sayısını belirtir.

“Yeşil” elektrik tedarikçileri ile piyasada sunulan ürünlerin gelişimi
Fransa’da yakın gelecekte “temiz” elektrik ile elektrik motorlu bir aracı şarj etmek mümkün olacak. Bu amaç doğrultusunda, Renault ‘hava’ ile üretilen yenilenebilir enerji, hidroelektrik, rüzgâr çiftlikleri ve güneş enerjisi üreten EDF’den sonra Fransa’nın en büyük ikinci elektrik tedarikçisi olan CNR (Compagnie Nationale du Rhone) ile bir ortaklık anlaşması imzaladı. “Move in Pure” paketi ile sürücüler doğru zamanda, enerji skalasının kısıtlamalarını ve yenilenebilir elektriğin üretimine bağlı olarak elektrik motorlu araçlarını uzaktan şarj edebilirler.

Renault’nun, elektrik motorlu aracın ekosisteminin ayrılmaz bir parçası olan batarya geri dönüşümü ile ilgili yaklaşımı
Renault, ömrünü tamamlamış bataryaların hem çevre hem de yürürlükteki yasalara uygun olarak işlenmesi için elektrik motorlu araç satışı gerçekleştirdiği bütün ülkeleri kapsayan bir organizasyon gerçekleştirdi. Bu yaklaşım, lityum-iyon bataryaların geri dönüşümünde dünya lideri olan Umicore şirketi ile imzalanan ilk ortaklık sözleşmesine yansıdı.

Hasar görmüş ya da ömrünü tamamlamış bataryalar toplanıp teşhis merkezlerine gönderiliyor, burada ayıklandıktan sonra ya otomotiv sektörü dışında yeniden kullanım için seçiliyor ya da tam anlamıyla geri dönüşüme gönderiliyor. Eğer batarya çıkartılamıyorsa, otomobil yetkili bir hurda şirketine gönderiliyor.

Geri dönüşüm sürecinin ilk aşaması, tıpkı “Rus Matruşka bebekleri” gibi bataryanın alt montaj ekipmanının modüllere ayrılmasıdır. Bazen, 250 kg batarya üzerinde, sadece 10 kg ömrünü tamamladığı için işleme gönderilir ve diğer 240 kg yeniden kullanılır. Modüllere ek olarak, bütün komponentler, geleneksel işlemler kullanılarak (çelik, plastik, vb) geri dönüşümü sağlanır. Hücre gruplarından oluşan modüller batarya geri dönüşümünde uzman olan şirketler tarafından işlenmektedir.

2011 yılından bu yana, Umicore Renault elektrik motorlu araçların bataryalarının işlenmesinden sorumludur. Modüller ve hücreler için pirometallurjik işlemleri ardından da metal kazanımı için hidrometalurjik işlemi kullanır. Bu süreç Avrupa yönetmeliklerinin belirlediği hedeflere uygundur: elektrik motorlu araçlarda %85’in üzerinde ve bataryalar için %50’nin üzerinde bir geri dönüşüm oranı.
 
 

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir