Mercedes-Benz, Nisan ayında Almanya’nın Münih şehrinde gerçekleştirilecek olan BAUMA Fuarı’nda yeni Atego’nun lansmanını gerçekleştireceğini duyurdu. Mercedes-Benz, kamyon ailesinin dördüncü ve son üyesi olan yeni Atego ile birlikte kısa mesafe dağıtım alanında maksimum yüklü ağırlığı 6.5 ila 16 ton arasında değişen kamyon gamını tamamlamış oluyor. Hafif dağıtım sektöründe yer alan yeni yıldız, 1 Mayıs tarihinden itibaren piyasada satılmaya başlanacak.
Euro 6 normunu karşılayan motor seçenekleri
Yeni Atego, Euro 6 normlarını karşılayan ve maksimum güçleri 156 ila 299 beygir arasında değişkenlik gösteren, dört veya altı silindirli 7 yeni motora sahip. Hafif işler için, Atego’nun OM 934 serisinden 156 ila 231 beygir arasında 4 farklı güç seçeneğine sahip, 5.1 litre hacimli, dört silindirli BlueEfficiency motorlu versiyonları tavsiye ediliyor. Daha ağır işler içinse Mercedes, Atego’nun güçleri 238 ila 299 beygir arasında değişen, 7.7 litre hacimli, altı silindirli, OM 936 Common Rail motora sahip versiyonlarını sunuyor. Çekiş gücü bilhassa yüksek olan bu motorlar %5 oranına kadar daha az yakıt tüketiyor. Bakım zamanı, yeni dinamik bakım hesaplayıcısı ile tam olarak tespit edilebiliyor.
Yeni şanzıman ve ESP
Yeni motorların tahrik gücü Mercedes’in
altı veya sekiz vitesli PowerShift 3 otomatik şanzımanlarla iletiliyor.
Vites kolu ergonomik olarak kontrol panelinin üzerine entegre edilmiş ve
bu da kullanımı kolaylaştırıyor. Yeni Atego’nun tahrik sistemi
konfigürasyonunda binek araçlarda adı geçen ESP (Stabilite Kontrol
Desteği) standart olarak sunuluyor.
Mercedes çizgilerine sahip tasarım
Dış görünüş olarak Actros, Antos ve Arocs serilerinin çizgilerini taşıyan Atego’nun Mercedes kamyon ailesinin üyesi olduğu hemen anlaşılıyor. Yeni tampon ve gündüz farları (tercihe göre LED olarak da sunuluyor) Atego’nun karakteristik yüzünü tanımlıyor. Şimdiye kadar kalite, güvenilirlik, tamirat, bakım masrafları ve uzun kullanım ömrü ile çıtanın üstünde olan bir pozisyona sahip olan Atego, bundan sonra geliştirilmiş şasisi, arka süspasiyonu, kabini ve direksiyon sistemiyle çıtayı daha da yükseltmiş oluyor. Sürüş güvenliği, yol tutuş ve konfor standartlarını yeniden belirliyor.
