Temmuz 9, 2010

OİB Başkanı Sabuncu: “Otomotiv ihracatında 2008 rakamlarını yakalamak artık imkansız”

Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Başkanı Orhan Sabuncu, 2010 yılının ilk üç ayında ihracatta yaşanan %40’lara varan artışın haziran ayında eksiye döndüğünü belirterek, “Euro-Dolar paritesi bugünkü 1,2 seviyesinde devam ederse, 2010 yılı için hedef koyduğumuz 18 milyar dolarlık ihracatı yakalamamız zora girecek. Sektörde sıkıntı yaşanmaması için ÖTV ve KDV indirimi gerçekleştirilmesi ve Euro-Dolar paritesinin 1,2 civarında devam etmesi durumunda kurlarla ilgili gerekli düzenlemeler yapılmalıdır” dedi.

Sabuncu, OİB'in 2010 yılındaki ihracatının, geçen yılın ilk altı aylık dönemine göre %20 seviyesinde bir artışla 8,2 milyar dolara yükseldiğini bildirdi. Bu satışlar çerçevesinde binek otomobillerde %32, otomotiv yan sanayinde %17, eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlarda %62’lik ihracat artışları yaşanırken, otobüs-midibüs-minibüs ihracatında %16 seviyesinde gerileme meydana geldiğinin altını çizem Sabuncu, “Bu rakamlar çok başarılı. Geçen 2008 yılı ile karşılaştırıldığında %40’lık düşüş görülüyor. 2010 yılında iki yıl önceki performans seviyesine ulaşma ihtimali kalmadı” şeklinde konuştu.

Artışlar aldatmasın

2010 yılının ilk 6 ayındaki bölgesel satışlarda AB ülkelerine yapılan satışlar 5,9 milyar dolara ulaşarak %72,5 pay aldı. Yine aynı dönemde eski Doğu Bloğu ülkelerine yönelik OİB ihracatı %59 artarken, Afrika ülkelerine yönelik %25, Ortadoğu ülkelerine yönelik ise %23 artış gerçekleşti. Amerika ülkelerine yönelik ihracatın düşüş gösterdiği yılın ilk 6 aylık döneminde bu rakamların umut verdiği, ancak önümüzdeki dönemde bu umutların yerini karamsarlığa bırakmasından endişe edildiği dile getirildi.

Euro-Dolar paritesi etkiliyor

Sabuncu, 2010’un ilk çeyreğinde %40’larda seyreden aylık ihracat artış hızının Nisan ayı ile birlikte yavaşlamaya başladığını ve Haziran ayında dış satışların bir önceki döneme göre %12 gerileyerek bunun eksi değerlere ulaştığını söyledi. Bunun nedenini Euro Dolar paritesindeki değişime ve en büyük pazar olan AB ülkelerinde yaşanmakta olan finansal sıkıntılara bağlayan Sabuncu, şunları söyledi:

“Avrupa ülkelerinin pek çoğunda geçen yıl uygulanmış olan teşvikler sona ermiş, ülkeler tasarruf tedbirlerini yürürlüğe koymuşlardır. Nitekim başlıca pazarımız olan AB ülkelerine yönelik OİB ihracatı Haziran ayında %14 gerilemiştir. Yine Euro’nun dolar karşısında değer kaybetmesi, ihracatını çoğunlukla Euro üzerinden gerçekleştiren otomotiv sektörünün Dolar cinsinden ihracat miktarının değer olarak düşmesine neden olmaktadır. Örneğin Haziran ayında ihracat düşüşü %12’dir. Eğer Euro-Dolar paritesi 1.50 olarak kalsaydı, Haziran ayı ihracatı – %12 değil, + %5 olacaktı. Haziran ayı sonu itibariyle, 6 aylık ihracat + %20 değil, %33 artış gösterecekti.”

18 milyar dolar hedefi zorlaşıyor

Sabuncu, yıl başında Euro-Dolar arasındaki 1,5 pariteye göre konulmuş olan 18 milyar dolarlık ihracat hedefinin, bugünkü 1,2’lik pariteye göre tutturulabilmesinin zor olacağını kaydetti. Ayrıca uzun dönemli Euro/TL düşük kur politikası nedeniyle de ithal edilen araç sayısının artacağına, dolayısıyla yurtiçinde üretim yapan ana sanayi firmalarının satışlarında düşüşler yaşanacağını savunan Sabuncu, sıkıntıların büyümeden önüne geçilmesinin önemine değindi. Sabuncu, istikrarlı bir döviz kuru politikasının gerekliliğinin altını çizdi ve sözlerini şöyle sürdürdü:

“İstikrarsız döviz kurları firmalar için ciddi oranda gelir kaybına yol açarken, ülkenin ihracat gelirlerini azaltmakta, ithalat artışına, istihdam düşüşüne yol açmakta ve ülkeyi vergi kaybına uğratmaktadır. Yaşanan krizlere rağmen Türkiye güçlü bir iç pazar potansiyeline sahiptir. Ancak araçlar üzerindeki ağır vergi yükleri söz konusu potansiyelin ortaya çıkmasını engellemektedir. Araç üzerindeki ÖTV’lerin belli bir program dahilinde kademeli olarak azaltılması, ticari araçlarda KDV indirimi gibi uygulamalar güçlü bir iç pazar için atılabilecek önemli adımlardır. Bu şekilde ihracatta yaşanan sıkıntılar, iç pazarın canlandırılması ile biraz olsun giderilip, sektörün geleceğe umutla bakması sağlanabilir.”

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir