Ocak 27, 2011

Volvo Kamyon çarpışma testi saygınlığını koruyor

Volvo Kamyon’un çarpışma testi, güvenlik alanında 50 yıllık bir geçmişe sahip. Bu test, kamyon sektöründe hala en zorlu ölçüt olarak kabul ediliyor. Son AB mevzuatında belirtilenden daha sert koşullara sahip ve daha kapsamlı olmasıyla ön plana çıkıyor. Volvo Kamyon Trafik ve Ürün Güvenliği Yöneticisi Carl Johan Almqvist konuyla ilgili olarak; “Kabinlerimizi, önceki yıllarda İsveç’te geçerli olan daha zorlu çarpışma testi normlarına göre test etmeye devam edeceğiz” diyor.
Almqvist konuşmasına şöyle devam ediyor: “Çarpışma testinin, gerçek hayatta meydana gelen bir kazada kamyonun maruz kaldığı darbe sıralamasını ve darbelerin şiddetini yansıtması çok önemlidir. Yürüttüğümüz yol kazası araştırmaları, çarpışma testinin önemini çok açık bir şekilde ortaya koyuyor. Volvo kamyonların dahil oldukları kazalara ilişkin yaptığımız incelemeler, zamanlamanın ve sağlam bir kabinin hayat kurtardığını gösteriyor.”

İsveç’te yasal standart haline geldi

Bu çarpışma testi 1960 yılında, İsveç’te yasal standart olarak kabul edildi ve Nisan 2009 yılına kadar yürürlükte kaldı. Bugün ise, bu standardın yerini ECR 29 sayılı AB kanunu aldı. Bu yeni kanun, hem yapısal olarak hem de kabinin test esnasında maruz kaldığı kuvvetler bakımından İsveç’te geçerli olan çarpışma testinden farklı niteliklere sahip.

Almqvist; “Önceleri İsveç’te yasal gereklilik olan bu konu, artık benzersiz bir Volvo gerekliliği. Güvenlik alanının liderleri olarak, piyasadaki en dayanıklı kabinleri üretme amacımızdan ödün vermek istemeyiz. Bu sebeple, dayanıklılık standartlarımızı gelecekte de sürdürmeye kararlıyız” diyor.

Üç aşamalı çarpışma testi

Volvo Kamyon’un çarpışma testi uzun yıllar içerisinde geliştirildi ve bugünkü halini aldı. Ancak, son 50 yılda olduğu gibi test hala üç aşamadan oluşuyor:

Öncelikle, kabinin tavanına 15 tonluk bir kuvvet uygulanıyor. Bunu takiben, silindir şeklindeki bir sarkaç, kabinin sol ön çıtasına, son olarak da kabinin arka duvarına çarpıyor. Bu sarkaç, bin ton ağırlığında ve üç metre yükseklikten aşağı bırakılıyor. Böylece çarpma anında uyguladığı güç ve basınç çok daha yüksek bir orana ulaşıyor.

Konuyla ilgili olarak Volvo Kamyon güvenlik uzmanı Ulf Torgilsman şunları söylüyor: “Bu üç aşama, kamyonun yoldan çıktığı, yuvarlandığı ve bir ağaca ya da diğer sert bir cisme çarptığı kaza dizisine uygunluk gösterir. Arkadaki darbe, kamyonun yükünün öne doğru kaydığı ve kabine arkadan çarptığı durumun simülasyonudur.”

Kabinin testten geçebilmesi için, ortaya çıkan deformasyonun sürücünün veya kabindeki diğer kişilerin hayatta kalma alanına etki etmemesi gerekiyor. Büyük delikler veya keskin çıkıntılar oluşmaksızın, kabinin orijinal yapısını koruması gerekiyor. Ayrıca, kapıların kapalı kalması ve çarpışma testinden sonra herhangi bir alete ihtiyaç duyulmaksızın açılabilir olması önem taşıyor.

Torgilsman, “Kabin ne kadar çok zarar görürse görsün, kapıların açılması gerekiyor. Kazanın hemen sonrasında, sürücüyü kabinden çıkarmak hayati önem taşıyor” diyor.

Volvo Kamyon, 1948 yılında çelik kabinlerin seri üretimini başlatan ilk kamyon markası oldu. Üç noktalı süspansiyona sahip kendini destekleyen çelik kabin, hem kamyon piyasasına hem de kamyon sürücüleri için kabin içi güvenliğe köklü değişiklikler getirdi. 1959 yılında, kabininin dayanıklılığını test etmek amacıyla bir ton ağırlığındaki bir sarkacın kabine çarptığı ilk testler gerçekleştirildi.

Sürekli yapısal iyileştirmeler

Çarpışma testinin 50 yıllık geçmişi boyunca, kamyonun kabin yapısı, tasarım, çelik direnci, bağlantı parçalarının güvenliği ve kaynak teknikleri açısından sürekli olarak iyileştirildi. Yapılan her iyileştirme, bu yeni çözümlerin Volvo’nun zorunlu taleplerini karşılayıp karşılamadığını doğrulamak amacıyla yeni çarpışma testlerine tabi tutuldu.

Torgilsman açıklamasında, “Kabinin, kaza anında sürücü ve yolcuları korumaya yönelik sistematik bağlılığımızın bir parçası olduğunu vurgulamak önemli. Bu yaklaşım, üç noktalı emniyet kemeri, hava yastıkları ve kabin içindeki yolcunun vücut ağırlığına göre şekil alan iç mekan gibi özellikleri de kapsıyor. Emniyet kemeri, hala kamyon sürücüsünün en iyi hayat güvencesi. Güvenli bir şekilde koltuğunuza emniyet kemeri ile bağlanırsanız, kamyonun çarpması ya da yuvarlanması durumunda yaralanma ya da ölüm riskini önemli ölçüde azaltmış olursunuz. Ayrıca üç noktalı emniyet kemeri Volvo’nun bulmuş olduğu bir araçtır” diyor.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir