Hyundai Motor Company, bu yıl 77’ncisi düzenlenen Cenevre Otomobil Fuarı’nda, Avrupa pazarı için özel olarak geliştirilen C-segmentindeki yeni hatchback otomobili “Hyundai i30”un dünya tanıtımını gerçekleştirdi.
Hyundai’nin bugüne kadarki en önemli modellerinden biri olan i30, 2006 yılındaki Paris Otomobil Fuarı’nda sergilenen Arnejs konsept aracının seri üretim versiyonu olarak dikkat çekiyor. Kusursuz hatlara sahip olan bir tasarımı bulunan i30, akıcı kıvrımları, güçlü karakterini ortaya koyan çizgisi ve uzun dingil mesafesiyle, çok yönlü kullanıma hitap eden duruşunu ön plana çıkarıyor. Hyundai Avrupa Tasarım Merkezi Baş Tasarımcısı Thomas Bürkle, araç ile ilgili olarak “Hyundai i30, dinamik ve sportif bir tasarım ile Arnejs konseptinin şık ve zarif çizgisini çok iyi şekilde bir araya getiriyor” yorumunu yapıyor.
Avrupa’da C- segmentine yeni bir soluk getirecek olan Hyundai i30, üç benzinli ve üç dizel motor seçeneğinin yanı sıra manuel ile otomatik şanzıman seçenekleriyle de her türlü sürüş ihtiyacına cevap verip motor açısından da tüm beklentileri karşılayacak. Segmentindeki en uzun dingil mesafelerinden birine sahip olan Hyundai i30, geniş iç hacmiyle tüm yolcuların rahat ve konforlu bir sürüş yapmasına imkan veriyor ve büyük bagaj kapasitesiyle her türlü eşyanın rahatlıkla yerleştirilmesini sağlıyor.
Hyundai i30, 2007 yaz aylarında Avrupa’da ve Türkiye’de satışa sunulacak. Şu an 5 kapılı hatchback gövde yapısıyla satılan i30’un daha sonra station wagon versiyonu da satışa sunulacak.
Hyundai için Avrupa’da bir dönüm noktası olan i30’un tanıtımı, Hyundai’nin daha sonraki modellerinde kullanılacak yeni isimlerin de başlangıcını yapıyor. Hyundai, i30’un tanıtımıyla birlikte, bundan sonra çıkacak tüm araçları için hem harf hem de rakamdan oluşan yeni model isimlerini kullanmaya başlıyor.
Bugüne kadar her aracın özünde yatan değerleri açıklamak üzere modellere özgü ayrı isimler kullanan Hyundai, artık araç isimlerinde bir bütünlük oluşturmak amacıyla isim terminolojisini değiştiriyor. Yeni kullanılmaya başlanacak bu terminoloji sayesinde Hyundai’nin gelişmiş teknolojisi vurgulanacak ve Hyundai’nin marka olarak sunduğu üstün kalite ve güven ön plana çıkarılacak.
HED 4 ile yeni bir segment yaratılıyor: CUV
Hyundai’nin 77’inci Cenevre Otomobil Fuarı’nda ilk kez tanıtımını yaptığı yeniliklerden biri de HED 4 ismine sahip olan Konsept Aracı oldu. Üç kapılı bir arazi aracı olduğu ve alışılagelmiş araçlardan farklı olduğu için Hyundai’nin CUV (Crossover Utility Vehicle – Geçiş Segmenti Aracı) olarak adlandırdığı HED 4 konsepti, GE Plastics firmasıyla birlikte geliştirildi. Bilinen üretim yöntemlerinden farklı olarak daha karmaşık yapıya sahip üç boyutlu şekillere yer verilen HED 4 konsepti, ayrıca tüm araçlarda kullanılan metal ve cama göre çok daha farklı yapıdaki parçalarıyla da dikkat çekiyor.
Şu anki bilinen kompozit teknolojisi, çok pahalı olduğu ve genellikle uzay teknolojisi ile motorsporlarının haricinde başka alanlarda tercih edilmediği için kullanışsız olarak değerlendiriliyor. Ancak Hyundai’nin CUV’si, bu görüşlerin doğru olmadığını en iyi şekilde ispatlıyor.
HED 4’ün GE LexanTM maddesinden yapılan ön camı ve GE polikarbonat sır malzemeleri, bilinen cama göre yüzde 50 oranına kadar hafiflik sağlıyor ve daha rahat şekil verilebildiği için değişik şekillerde hazırlanabiliyor. Şeffaf yüzeylerde kullanılan ExatecTM teknolojisi, LexanTM üstünde çok ince bir koruyucu cam tabakasına sahip olduğu için çizilme ve yıpranmaya karşı daha gelişmiş bir koruma sağlıyor.
HED 4’te ayrıca yine LexanTM’dan yapılan kıvrımlı ve hareket edebilen yan şeffaf malzeme kullanılıyor. Bu malzeme, özellikle çarpışmaya karşı dayanıklılığı artırıp hem araç içindeki yolcuların hem de özel hammaddesi sayesinde yayaların güvenliğini artırıyor. Hyundai’nin SUV modellerinin Avrupa’daki yüksek satışları dikkate alındığında, özellikle yaya güvenliği konusunda önümüzdeki dönemlerde bu malzemenin kullanımı için çalışmalar sürdürülecek.
HED 4’ün ön kısmında kullanılan Elastic FrontTM isimli güvenlik sistemi, bir CUV araçta ilk kez tanıtılan global yaya güvenliği çözümü olarak dikkat çekiyor. HED 4’ün fütüristik tasarımının altında üç adet enerji absorbe eden yapı bulunuyor ve bu yapılardan oluşan sistem güvenliği en üst seviyeye çıkarıyor. HED 4’ün gövde panelleriyle birlikte bu enerji absorbe eden sistemler, özellikle araç ile yayanın çarpışması sırasında üstün koruma sağlıyor. Euro NCAP, JNCA ve EEVC WG17 Phase2 gibi tüm yaya güvenliği çarpışma standartlarına uyumlu olan Elastic Front sistemi, şu anki test aşamasını geçtikten sonra yeni bir dönem başlatacak ve ileriki dönemlerde Hyundai modellerinde kullanacak.