
OSD 35. yılı kutlamalarıyla ilgili dernek başkanı Turgay Durak imzasıyla aşağıdaki basın bültenini yayınladı.
“Türk Otomotiv Sanayinin Temsilcisi Otomotiv Sanayii Derneği (OSD), Kuruluşunun 35. Yılını Geride Bıraktı
50 yılı aşkın süredir Türkiye’de faaliyetlerini sürdüren otomotiv sanayimizin ülkemizdeki en önemli temsilcisi Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) 35. Kuruluş Yıldönümü kutluyor.
Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) nin ilk kuruluş toplantısı, 11.Ocak.1974 tarihinde yapılmış ve Dernekler Kanunu'na göre kısa zamanda gerekli şartları yerine getirerek 14.Haziran.1974 tarihinde “Motorlu Kara Nakil Vasıtaları Kamyon, Kamyonet, Traktör, Otobüs ve Otomobil İmalatçıları Sanayii Derneği” adı altında kurulmuştur.
1979 yılı Kasım ayında yapılan tüzük değişimi ile Derneğimizin adı “Otomotiv Sanayii Derneği” olarak kısaltılmıştır. 11 otomotiv sanayii firması ile kurulmuş olan Derneğimizin, 2009 yılı itibariyle 15 üyesi bulunmaktadır.
1990 lı yıllarda Gümrük Birliği hazırlıkları ile birlikte kürselleşme sürecini de dikkate alan OSD, birçok küresel platformlarda yer alma kararı vermiştir. Üyesi olduğumuz “Uluslararası Otomotiv Sanayicileri Birliği – OICA” kanalı ile otomotiv sanayindeki gelişmeler, üretim ve satış istatistikleri ile özellikle teknik mevzuat ile ilgili gelişmeler güncel olarak izlenmekte, üyelerimiz ile ilgili kurum ve kuruluşlara gerekli bilgiler zamanında iletilmektedir.
Avrupa Otomotiv Sanayi Derneği–ACEA” bünyesinde kurulmuş bulunan İrtibat Komitesi’ne (Liasion Comittee) AB üyesi ülkelerle birlikte üyeliğimiz nedeniyle de OSD, ACEA çalışmalarına aktif olarak katılmaktadır. Türkiye ACEA dokümanlarında AB üyeleri ile birlikte yer almaktadır.
Kuruluşlar arasındaki işbirliği ile iletişim seviyesini yükseltmek ve küresel ölçekte uygulamaların yayılımını desteklemek amacı ile kurulmuş olan ODETTE (Organization for Data Exchange by Teletransmission in Europe) kuruluşuna üye olan OSD, ODETTE’in önemli ve etkin bir komitelerinden olan “Lojistik Komitesi”nde, aktif olarak çalışmalara katılarak Türk otomotiv sanayiini temsil etmektedir.
Bu yıl 35. kuruluş yılını kutlayan Derneğimiz, Türk otomotiv sanayini vizyonu doğrultusunda geliştirmek üzere, OSD çatısı altında üye firmalar arasında her düzeyde “Rekabet Öncesi İşbirliği”ni sürdürmektedir. Bu amaçla, Derneğimiz bünyesinde faaliyet gösteren 12 İhtisas Komitesi ile 6 Çalışma Grubunda, üye şirketlerimizdeki yetkin uzmanların katkıları ile ortak çalışmalar planlanmakta ve gerçekleştirilmektedir.
OSD tarafından her ay yayımlanan 7 adet raporla yıl içinde yayımladığı raporlar, yurt içi ve dışında ilgi ile izlenmekte ve OSD verileri, her türlü çalışmada güvenli bir referans olarak kullanılmaktadır.
OSD sanayimizi ilgilendiren tüm alanlarda birçok kamu kurum ve kuruluş yanında ilgili diğer sektör dernekleri ile yapıcı bir işbirliğini titizlikle sürdürmekte ve özellikle kamu kurumları nezdinde sanayimizi temsil etmektedir.
Özellikle küresel çevre ve teknik mevzuata uyum çalışmalarını titizlikle izlemekte ve ulusal ve uluslar arası çalışmalara doğrudan katılmaktadır. Bu çerçevede sanayimizdeki uzanmaların çalışmaları da OSD tarafından koordine edilmektedir.
Sanayimizin gelişim süreci değerlendirildiğinde, 50 yıllık süreçte elde ettiğimiz başarıların değeri ve ülkemiz için önemi çok daha iyi anlaşılacaktır. Bu yarım asırda, Derneğimizin de katkıları ve desteği ile çok önemli kazanımlar elde eden sanayimiz, bu başarıların itici gücü ile “Mükemmeliyet Merkezi” olma hedefi çerçevesinde, küresel pazarlarda çok daha önemli başarılar elde edeceğine olan inancı ile yoğun çalışmalarına devam etmektedir.
Başlangıçta iç pazarda tarım ve taşımacılık sektörlerinin ihtiyaçlarına yönelik olarak traktör ve ticari araçların üretimini gerçekleştirmek amacıyla kurulmuş olan Türk otomotiv sanayi, kurulduğu 1960’lı yıllardan beri AB otomotiv sanayi ile ilişkisinin öneminin bilincinde olmuş ve bu yakın ilişkisini geliştirme yönünde hareket etmiştir. Ülkemizde, 1970’li yıllarda lisans alınarak “Teknik İşbirliği” ile üretim başlatılmış ve bu işbirliği 1980’li yılların ortasında giderek artan yabancı sermaye katılımı ile “Sermaye İşbirliği” ne dönüşmüştür.
Türkiye’de üretim için işbirliği yapılan küresel firmalarla Türkiye’deki ortakları arasındaki yoğun entegrasyonun gerçekleşmesi bu süreci başlatmış ve geliştirmiştir. Kapasite artışı yanında özellikle rekabet için teknoloji yenileme ve yeni model yatırımları ile ArGe çalışmaları büyük hız kazanmıştır. Çağdaş üretim teknikleri yoğun eğitim programları ile uygulamaya geçirilmiş ve özellikle toplam kalite yönetim sistemleri kurularak, firmalar bu açıdan uluslararası kuruluşlar tarafından belgelendirilmiştir.
Sanayimiz, 1996 yılında gerçekleşen Gümrük Birliği sürecinin yarattığı yoğun rekabet ortamında proaktif davranmış, bir taraftan üretim tesislerinde teknolojik yenilikler yapılırken, Gümrük Birliği’nin gereği olarak, Motorlu Araçlar Teknik Mevzuatı ile Rekabet Kuralları çerçevesinde Blok Muafiyeti Mevzuatı uygulamaları, AB ile uyumlu olarak gerçekleştirilmiştir. Rekabetin gerektirdiği güncel yeni ürünlerin üretimi devreye alınmış ve bu sayede ilk ihracat çalışmaları başlatılmıştır.
Küresel sanayinin bir parçası olan Türkiye’deki motorlu taşıt araçları sanayinde, üretilen ürünler ve üretim tesisleri kürsel teknik mevzuat, çevre mevzuatı ve kalite yönetim sistemine bağlı bulunmaktadır. Bu mevzuattaki tüm değişimler eş zamanlı olarak ülkemizdeki otomotiv sanayi tesislerinde de uygulanmaktadır. Bu nedenle, ürünlerimiz, özellikle AB pazarı gibi son derece rekabetçi ve tüketicilerinin yüksek performans, kalite, konfor ve çevreci beklentilerinin olduğu pazarda başarı sağlamıştır. Sanayimizin, AB ile entegrasyon süreci ve ihracat projelerinde bugün elde ettiği başarılar, Gümrük Birliği sürecindeki koşulların çok iyi değerlendirilmesinin bir sonucudur.
Türk Otomotiv Sanayi, son yıllarda yapmış olduğu yatırımlar sonucunda üretiminin yüzde 80 gibi önemli bir kısmını gelişmiş küresel pazarlara ihraç edebilir hale gelmiş ve üretim adetlerini 2008 yılında 1.147 milyon adede yükseltmiştir. 2005 yılı itibariyle, AB ülkeleri ile entegrasyon sürecindeki yoğun gelişmeler ile birlikte sanayimizin ihracat potansiyeli de hızla gelişmeye başlamış ve 2000 yılına göre ihracatımız beş kat artarak 2008 yılında 25 milyar $’ı aşmıştır. Bu sayede, sanayimiz Türkiye ihracat sıralamasında yedinci sıradan birinciliğe kadar yükselmiştir.
Otomotivin 1996/2000 döneminde dış ticaret açığı 13,7 milyar $ düzeyinde iken 2001/2007 döneminde toplam 2,5 milyar $ düzeyinde dış ticaret fazlası bulunuyordu. Sanayimiz, ihracattaki başarısına paralel bir şekilde sadece 2008 yılında 5,5 milyar $’lık dış ticaret fazlası elde etmiştir. 15 ana sanayi ve çok sayıda yan sanayi firmasının ihracatı kendi parça ve hammadde ithalatını karşılamış ve bunun üstüne de ithal edilen tüm araçların ve yedek parçalarının da ithalatını karşıladıktan sonra 5.5 milyar $ dış ticaret fazlası sağlamış olması çok önemli bir başarıdır.
Türk otomotiv sanayi, gerçekleştirdiği üretim adetleri ile küresel pazarlarda da önemli konumda yer almaktadır. 2008 yılı AB’ndeki üretime göre, otobüs üretiminde birinci, hafif ticari araç üretiminde ikinci, ağır kamyon üretiminde yedinci, otomobil üretiminde dokuzuncu sırada yer almıştır.
Orta vadede, sanayimiz yatırımlarını, hem kapasite artışı sağlayacak yeni teknoloji hem de yeni modele yönelik yatırımları kapsayacak şekilde planlamaktadır. Stratejilerimizin en temel ve en önemli noktası, mevcut ihracat projelerine ek olarak yeni projelerin gerçekleştirilmesiyle “Mükemmeliyet Merkezi” olabilme hedefimiz ve bu yolda ArGe faaliyetleri ile ilgili yatırımları ülkemize çekmeye yönelik olarak yeni ürün tasarım çalışmalarının geliştirilmesidir.
Gümrük Birliği öncesinde, 250 binler düzeyindeki otomotiv sanayi üretimi 2008’de 1,15 milyon adede, sadece 35 bin adet olan toplam ihracat adedi ise 910 bine ulaşmıştır. Bütün bu başarılar, koşulların olumsuz olduğu 1993–2003 yılları arasında yaşanan 4 önemli kriz döneminde dahi, yatırımlarımızın ve çalışmalarımızın aksatılmadan sürdürülmesi ve ana sanayide 50.000, yan sanayide 250.000, toplam 300.000 nitelikli çalışanımızın verimli çalışmaları sonucunda elde edilmiştir.
Sanayimizi derinden etkileyen bu güç koşullara ve 2008-2009 global ekonomik krize rağmen, 2015 yılı için hedefimiz; 2 milyon adet üretim ile birlikte 1,5 milyon adet ihracat gerçekleştirerek 50 milyar $ ihracat geliri elde edilmesi ve ülkemizde 600 bin kişiye istihdam sağlanmasıdır.
Türkiye otomotiv sanayii olarak vizyonumuz; “Daha Fazla Katma Değer Üreterek, Avrupa Birliği İçindeki En Rekabetçi Üretim Ve Gelişmiş Bir ArGe Merkezi Olmaktır”. Vizyonumuz çerçevesinde hedef odaklı yoğun çalışmalarımız devam etmektedir.
Özellikle ArGe ile ilgili hedeflerimize ulaşabilmemiz için, ArGe faaliyetleri ile ilgili aksaklıkların giderilmesi ve mevzuatta yer alan “Büyük Yatırım” kavramının, sanayimizin koşulları göz önüne alınarak kapsamının iyi belirlenmesi ve asgari yatırım tutarları ve koşulları ile ilgili düzenlemelerin önerilerimiz doğrultusunda yapılması gerekmektedir.
Türk Otomotiv Sanayinin temsilcisi olarak OSD, rekabet öncesi işbirliği kuralları çerçevesinde sanayideki yetkin uzmanların ortak desteği ile bundan böyle de Türkiye ve küresel alanda etkin çalışmalarını genişleterek sürdürecektir.
Bu 35 yıllık dönemde, yapmış oldukları değerli çalışmalar ile sanayimize önemli katkıları olmuş ve geçmiş dönemlerde Derneğimizde Başkanlık, Genel Sekreterlik ve Yönetim Kurulu Üyeliklerini yürütmüş olan değerli büyüklerimize ve Dernek çalışmalarına katkıda bulunan sanayimiz temsilcilerine bu vesile ile şükranlarımızı sunmak isteriz.
Turgay DURAK
OSD Yönetim Kurulu Başkanı ”