Japon otomobil üreticisi Suziki Motor Corporation gerçekleştirdiği “Rönesans Projesi” ile tüm dünyada köklü değişikliklerle otomobil severlerin karşısına çıktı. Suzuki Otomobil Pazarlama ve Ticaret A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Ural Hakverdi’de, Suzuki’nin tüm dünyada büyük yeniliklere imza atmaya başladığını, bu değişimin Türkiye’de de kendisini hissetirmeye başladığını söyledi. Suziki’nin Türkiye ile 23 yıllık bir işbirliğine dayanan güçlü ve istikrarlı bir birlikteliği olduğunu belirten Suzuki Otomobil Pazarlama ve Ticaret A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Ural Hakverdi; ileriki dönemlerde Türkiye’nin Suziki’nin Avrupa operasyonlarında bir merkez olacağına inandığını kaydetti. Hakverdi sözlerini şöyle sürdürdü; “Şu anda Suzuki için önemli ülke konumuna geldik. Suzuki’nin kapasite artırımında Türkiye stratejik bir rol oynayacak. Yan sanayisi, kurulu kapasitesi, lojistik önemi ve pazar potansiyeli ile Türkiye diğer ülkelere göre daha avantajlı”
Suzuki Motor Corporation Avrupa Pazarlama Müdürü Satoshi Shimizu; Türk otomotiv pazarının çok hızlı büyüdüğüne ve staratejik konumunun önemli bir ihracat potansyeli oluşturduğunu ifade etti. Shimizu yaptığı açıklamada; “Suzuki Motor Corporation Rönesans Projesi ile 2005 yılında tarihindeki en yüksek satış hacmine ulaştı. Suzuki olarak 2009 yılı hedefimizi tüm dünyada 2 milyon 600 bin araç satışı gerçekleştirmek. Avrupa pazarındaki hedefimiz ise 400 bin araç satışı. Tüm bu gelişmeler, Suzuki’nin bundan sonraki dönemlerde ek yatırımlara ihtiyacı olduğunu gösteriyor” dedi. Shimizu ayrıca yapılması planlanan ek yatırım için Türkiye’nin de güçlü adaylar arasında yer aldığını ifade ederek, “Suzuki Motor Corporation’un Türkiye ile 23 yıllık bir geçmişe dayanan çok güzel bir dostluğu ve işbirliği var. Biz Türkiye’ye ve Türkiye’de ki dostlarımıza inanıyor ve güveniyoruz. Bundan sonraki dönemlerde de Suzuki Motor Corporation olarak Türkiye’ye yatırımlarımız artacaktır. Türkiye, Suzuki’nin önümüzdeki dönemlerde hem Avrupa hem de Asya’da gerçekleştireceği operasyonları için önemini giderek artıran bir ülke durumuna gelmiştir” diye konuştu.