Temmuz 2, 2014

'Kombine Taşımacılık' geleceğin modeli olacak

Lojistikte taşımacılık maliyetlerinin düşürülmesi amacıyla, farklı taşıma şekilleri ile hizmetlerin etkin ve verimli biçimde tek noktadan yürütebilmesini sağlayacak yeni modellerin geliştirilmesine yönelik çalışmalar sürüyor. Bu kapsamda sürdürülen çalışmalara hız kazandırılması amacıyla, UTİKAD ve İstanbul Barosu işbirliği ile İstanbul Ticaret Odası ev sahipliğinde düzenlenen “Kombine (Karma) Taşımacılıkta Taşıma İşleri Organizatörünün Sorumlulukları ve Sigorta” seminerinde kamu, lojistik ve taşımacılık sektörü ile hukuk ve sigorta dünyası yetkilileri bir araya geldi. Seminerde, “Kombine Taşımacılığın” geleceğin taşıma modeli olacağına dikkat çekilerek, kombine taşımacılıkta “Taşıma İşleri Organizatörleri”nin yeri ve önemi ile risk ve sigorta konuları değerlendirildi.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Tehlikeli Mal ve Kombine Taşımacılık Düzenleme Genel Müdürlüğü Kombine Taşımacılık Daire Başkanı Sinan Kuşçu’nun da konuşmacı olarak katıldığı seminerin açılış konuşmaları, İTO Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Orduhan, Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Turgut Erkeskin ve İstanbul Barosu Lojistik ve Taşıma Hukuku Komisyonu Başkanı Avukat Egemen Gürsel Ankaralı tarafından yapıldı.
İstanbul Ticaret Odası Meclis Salonu’nda gerçekleştirilen ve çok sayıda sektör ve baro mensubunun katıldığı seminerin açılış konuşmasında, “Kombine Taşımacılığın” bugünü ve geleceğine ilişkin değerlendirmelerde bulunan İTO Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Orduhan, gelecekte uluslararası taşımacılığın büyük bir bölümünün kombine taşımacılık ile yapılacağını ifade etti. Orduhan, Türk lojistik sektörünün belirli stratejiler oluşturarak bu kapsamda çalışmalar yürütmesi gerektiğini söyledi.

'Kombine taşımacılık mevzuatı oluşturulmalı'

Orduhan, bu amaçla öncelikle kombine taşımacılık mevzuatının oluşturulması, yasal ve teknik uyumun sağlanması gerektiğinin altını çizerek şu değerlendirmelerde bulundu: ”Bu kapsamda, asgari hizmet standartları, kullanıcı hakları, çevre, sorumluluk, yönetim ve ödeme sistemleri gibi konuların ana hatlarının tüm taşımacılık türlerinin kombinasyonunu kapsayacak şekilde çizilmesi gerekmektedir. Sadece hâlihazırda kullanılan yani sektörün iş hacmini oluşturan pazarlar için değil, potansiyeli olan yeni pazarlarda da lojistik merkezler kurulması üzerinde durulmalıdır.”
Lojistik operasyonlarının özü itibariyle bir risk yönetimi olduğunu ve günümüzde taşımacılıkta taraflar açısından sigortanın bu nedenle daha da önem kazandığını vurgulayan Orduhan, “Sigorta konusu; salt zararın telafi edilmesini değil, firmaların ticari faaliyetlerine devam etmesi ve finansal açıdan sıkıntıya girmemesinin de bir garantörüdür. Kısacası sigorta, mağduriyeti karşılamak için vazgeçilmez bir çözümdür. Sektörün sigorta konusunda bilinç seviyesinin arttırılması gerektiği aşikârdır” dedi.

UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Turgut Erkeskin ise konuşmasında, hızla küreselleşen ticaret hayatında, lojistik faaliyetlerin öneminin her geçen gün arttığını kaydetti. Dünyada, ülkelerin ve ürünlerin rekabetçiliğinde tedarik zincirleri ve bunların içinde malların, hızlı ve düşük maliyetle hareket etmesinin taşıdığı öneme işaret eden Erkeskin, lojistiğin en önemli bileşeni olan taşımacılığın, dünya genelinde toplam lojistik maliyet içinde yüzde 50’ler civarında bir pay alırken bu oranın Türkiye’de yüzde 85’lere kadar yükseldiğini vurguladı.

“Taşıma İşleri Organizatörü”

Sektörde, çoklu taşımacılıkta birden fazla taşıma sistemi kullanılıyorsa bu sistemlerin verimli ve birbirleriyle uyumlu bir şekilde kullanılması ve bunun kimler tarafından sağlanacağı konusunda farklı görüşlerin gündeme geldiğini ifade eden Erkeskin, “Bu sorunun cevabı da UNCTAD-ICC kuralları uyarınca çoklu taşımayı üstlenen işletmecilerin uygulamadaki en yaygın olan taşıma işleri organizatörlerini yani 'Freight Forwarderları' işaret etmektedir. Taşıma İşleri Organizatörleri, geleneksel olarak çoklu taşımayı üstlenen işletmeciler olarak görülmektedir. Ancak İngilizce literatürde 'freight forwarder' olarak adlandırılan işletmeleri Türkçe karşılayacak terim konusunda henüz bir uzlaşma sağlanamamıştır. UTİKAD olarak benimsediğimiz, kabul ettiğimiz ve doğru bulduğumuz terim 'Taşıma İşleri Organizatörü'' diye konuştu.
Taşıma işleri organizatörlerinin yük dağıtımı ve konsolidasyon, taşıma ve çoklu taşımayı gerçekleştirme, aktarma, paketleme, depolama, yükün sigortalanmasını düzenleme ve gümrükleme ile yerel vergilerin ödenmesi konusunda da çaba gösterdiğine dikkati çeken Turgut Erkeskin, çoklu taşıma sistemlerinden yararlananların sahip olacağı avantajları da şöyle sıraladı: “Çoklu taşıma sistemlerini seçerken sadece maliyet avantajı değil diğer faktörler de çok önem arz ediyor. Bir defa da daha fazla malın taşınabilmesi, taşınmanın kesintisiz olması, hava şartlarında etkilenmemesi, çevreye olan etkisinin az olması ve beraberinde daha düşük maliyetli olması, bir takım geçiş belgesi-vize zorunlulukları-geçiş ücretleri gibi taşıma süresini uzatan ve maliyetini arttıran unsurlardan etkilenmemesi bu avantajlardan sadece bazılarıdır.”

UTİKAD Sorumluluk Sigortası lojistik dünyasına örnek oldu

Özellikle çoklu taşıma modellerinde uluslararası geçerliliği olan kuralların bulunmamasının sektörde birtakım sıkıntılara yol açtığına da değinen Erkeskin, Taşıma İşleri Organizatörleri’nin sorumluluk kapsam ve sınırlarının belirlenmemesinin de sigorta maliyetini arttırdığını vurguladı. Erkeskin, bu tür sistemlerdeki sorunların giderilmesi yönünde dernek olarak gerekli sorumlulukları aldıklarını ve UTİKAD üyelerine çeşitli risk ve sigorta ürünleri sunduklarını kaydetti.
Bu kapsamda UTİKAD’ın sorumluluk sigortası bilincini oluşturmak ve geliştirmek için çaba gösterdiğini vurgulayan Erkeskin, “Bu çerçevede derneğimiz üyeleri ile özellikle denizyolu çalışma grubumuz bünyesinde 2010 yılında başlattığımız bir proje kapsamında üyelerimiz için 'Taşıyıcı ve Taşıma İşleri Organizatörleri Sorumluluk Sigortası'nı hayata geçirdik. Bu sigorta poliçesi, üyelerimizin kullandıkları ve UNCTAD-ICC kuralları çerçevesinde çoklu taşımacılıktaki sorumlulukların limitlerini de belirleyen FIATA Konşimentosu (FBL), yükün kayıp, hasar ve geç teslimine, hata ve ihmallere,  para cezaları ve harçlara, meydana gelen masraflara ilişkin olarak ortaya çıkabilecek hukuki sorumluluk risklerini sigorta korumasına almaktadır. UTİKAD ve GRASS SAVOYE WILLIS işbirliğiyle yapılan bu çalışma sadece Türkiye’de değil dünyaya da örnek teşkil etmektedir” diye konuştu.

Açılış konuşmalarının ardından seminer oturumlarına geçildi. “6102 Sayılı T.T.K. Uyarınca Taşıma Hukuku” konulu ilk oturuma Prof. Dr. Hüseyin Ülgen başkanlık etti. Ülgen’in TTK’daki tanımlar hakkında verdiği bilgilerin ardından, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kerim Atamer, yaptığı sunumda lojistik sektöründeki hukuki sorumluluklar ve uygulama alanına ilişkin örneklere yer verdi.
Seminerin ikinci oturumunda ise “Kombine (Karma) Taşımacılıkta Sigorta” konusu ele alındı. Başkanlığını İstanbul Barosu Taşıma ve Lojistik Hukuku Komisyonu Koordinatörü Avukat İsmail Altay’ın yaptığı, İstanbul Üniversitesi Ulaştırma ve Lojistik Yüksek Okulu Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Turkay Özdemir ve Demir Sigorta A.Ş.  Grup Müdürü Dr. Hakan Özcan’ın konuşmacı olarak yer aldığı oturumda, taşıma işleri organizatörlerinin üstlendiği sorumluluklar ve sorumluluk sigorta süreçleri ile hasar sürecindeki örnek olaylar konuşuldu.
Seminer sonunda konuşmacılara UTİKAD Başkanı Turgut Erkeskin ve İstanbul Barosu Lojistik ve Taşıma Hukuku Komisyonu Başkanı Avukat Egemen Gürsel Ankaralı tarafından birer plaket ve teşekkür belgesi takdim edildi. Ayrıca İTO Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Orduhan, UTİKAD ve İstanbul Barosu Lojistik ve Hukuk Komisyonu’na “İstanbul’un Renkli Hazineleri Bizans Mozaiklerinden Osmanlı Çinilerine” isimli yayınını takdim etti.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir