Ocak 7, 2013

ADR yine bir başka bahara kaldı

Uzun zamandır gündemde olan ve 1.1.2013 tarihinde yürürlüğe girmesi beklenen ADR mevzuatının uygulaması bu kez 2014 sonuna ertelendi. Bunun üzerine Türkiye'deki ağır ticari araç ve yarı römok üreticilerinin üye olduğu Ticari Araç İthalatçıları Derneği (TAİD) bir bildiri yayınladı. TAİD Yönetim Kurulu Başkanı H. Bahadır Özbayır imzasıyla yayınlanan duyuruda konunun önemine dikkat çekildi. Özbayırt bu ertelemenin sakıncalarına dikkat çekerek şu açıklamada bulundu:

“Türkiye’de ADR süreci ilk olarak 06.12.2005 tarihli Resmi Gazete ’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5434 sayılı “Tehlikeli Malların Karayolu ile Uluslararası Taşımacılığına İlişkin Avrupa Anlaşmasına Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun’la başlamış ve ADR’ye üyelik çalışmaları başlamıştır.

5434 sayılı Kanunla uygun bulunan Tehlikeli Malların Karayolu ile Uluslararası Taşımacılığına İlişkin Avrupa Anlaşmasına katılmamız kararı 30.10.2009 tarihli Resmi Gazete ’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. 22.03.2010 tarihi itibariyle de ülkemiz ADR’ye taraf olmuştur.

“Tehlikeli Maddelerin Karayoluyla Taşınması Hakkında Yönetmelik” ilk olarak 31.03.2007 tarihinde yayımlanmıştır. Bu kapsamda Yönetmeliğin 01.01.2009 tarihinde devreye gireceği belirtilmekteydi. Ancak bunun akabinde gelen 4 erteleme neticesinde;

15.06.2008 tarihli Yönetmelik değişikliği ile devreye giriş 01.01.2010 tarihine ertelenmiştir.

10.07.2009 tarihli Yönetmelik değişikliği ile devreye giriş 01.01.2011 tarihine ertelenmiştir.

18.12.2010 tarihli Yönetmelik değişikliği ile devreye giriş 01.01.2013 tarihine ertelenmiştir.

Ve nihayet yönetmeliğin devreye girmesine 5 gün kala

26.12.2012 tarihli Yönetmelik değişikliği ile devreye giriş 01.01.2014 tarihine ertelenmiştir.

Ağır Ticari Araç sektöründe emniyet açısından son derece kritik öneme sahip olan ve tehlikeli madde taşımacılığında kullanılan araç, üst yapı ve treylerlerde buna uygun özel tedbir ve donanımı zorunlu kılan bu mevzuatın devreye giriş tarihinin yıllardır ertelenmesi, belge, akreditasyon ve kontrol mekanizmalarının geçen süreler içinde kurulamamış olması tüm sakıncalarıyla birlikte çok önemli bir sorun olarak önümüzde durmaktadır. Buna ilaveten gerek üreticiler gerekse nakliye şirketleri planlarını devletin resmi uygulamaya geçiş tarihlerine göre yapmakta ve sürekli ertelemeler firmaları zor durumda bırakmakta, öngörülebilirlik konusunda kamu otoritelerine olan güveni zedelemektedir.

Ağır Ticari Araçlar Derneği olarak söz konusu yönetmelik değişikliğinin gözden geçirilmesini ve en kısa sürede ADR mevzuatının uygulamaya alınması talebimizi sektör ve kamuoyu ile paylaşmayı görev addediyoruz.”

Bugünkü durum
Ayrıca ADR uygulamasının gecikmeye girmesi bu standartları yasal zorunluluk olmadan uygulayan kurumsal yapıya sahip şirketleri de hakısz rekabetle karşı karşıya bırakıyor. Diğer yandan Türkiye'de üretim ve ithalat yapan tüm markalar ürünlerinde ADR standartlarında karşılayacak yenilik ve değiştirmeleri yapmış bulunuyorlar. Bu değişiklikler müşterilere standart veya opsiyonel donanımlar olarak sunuluyor. Avrupa'ya taşımacılık yapan uluslararası sürücüler de ADR konusunda eğitim almak ve bu eğitimi belgelendirmek zorundalar. Bu şartları yerine getiremeyen sürücüler Türkiye'den Avrupa'ya veya Avrupa'dan Türkiye'ye yaptıkları taşımalar sırasında ADR listesinde bulunan ürün ve hammaddeleri taşıyamıyorlar. Bu nedenle de Türk sürücülerin önemli bir bölümü ADR belgesi almış durumda. Türkiye'de bu belgeyi düzenleyen kurum ve eğiticiler özellikle Alman makamları tarafından akredite oluyorlar. Düzenlenen belgelerden dolayı sürücüler ve kurumlar başta Almanya olmak üzere akredite olmuş Avrupa kurumlarına önemli miktarda para ödüyorlar.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir