Temmuz 5, 2012

Çakar, İş Güvenliği Yasası'nı değerlendirdi

TMMOB Makina Mühendisleri Odası Başkanı Ali Ekber Çakar, 30 Haziran'da Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası'nı, “İş kazaları, iş cinayetleri ve meslek hastalıklarına çözüm getirici değil” diye değerlendirdi.

Yazılı açıklama yapan Çakar, yasanın kapsamının “kamu ve özel sektöre ait bütün işler ve işyerleri” olarak belirlendiğini, yasada öngörülen uygulamaların kamu için 2 yıl, küçük işyerleri için 1 ve 2 yıl sonraya ertelendiğini hatırlattı.

Çakar, oysa 2010 yılındaki iş kazalarının yüzde 56'sının 50'den az kişinin çalıştığı, işyeri hekimi, iş güvenliği mühendisi, işyeri hemşiresi veya sağlık memuru istihdam zorunluluğu bulunmayan iş yerlerinde gerçekleştiğine dikkat çekti. Çakar, bu tür işyerlerinin, toplam işyerlerinin yüzde 68'sini oluşturduğunu belirtti.

Patronlar uzman sayılacak

Bu yasa ile 50'nin altında çalışanı bulunan işyerlerinde iş kazalarının sürmesinin göze alındığını kaydeden Çakar, yasanın ayrıca patronlara 'iş sağlığı ve güvenliği uzmanı' olma olanağı tanıdığını ifade etti.

Çakar, “Bu durum uluslararası etik kurallara bağlanan mesleki bağımsızlık kuralına aykırıdır. İşçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinde kusurlu bir işveren acaba kendini Bakanlığa şikayet edecek midir?” dedi. Çakar, yasada işçi sağlığı ve iş güvenliğine Bakanlık tarafından sağlanabilecek olan desteğin, “10'dan az çalışanı bulunanlardan, çok tehlikeli ve tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri” ile sınırlandığını hatırlattı. Çakar, ancak iş kazalarının işyeri ölçeği küçüldükçe arttığına ve en küçük ölçekli işletmelerin desteğe muhtaç olduğunu belirtti.

Yaptırımlar belirlenmemiş

Yasada işyeri hekimleri ve iş güvenliği uzmanlarının mesleki bağımsızlığı ve ücretlerinin kim tarafından ödeneceğine ilişkin hiçbir şey söylendiğine dikkat çeken Çakar, “Yasada işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanlarının gerekli önlemleri almayan işvereni Bakanlığa şikayeti sorun savma yaklaşımıyla belirlenmiştir. İşvereni şikayet eden hekim ve uzman veya bu hizmeti dışarıdan belirli bir ücretle sağlayan kuruluşun sözleşmesine işverence son vermesi olasılığına karşı işverene uygulanacak yaptırımlar belirlenmemiştir. Mesleki bağımsızlık ve iş güvencesi koşulları bulunmayışı konunun, azami kâr amaçlı piyasanın insafsız işleyişine terk edilmesi ve meslektaşlarımızın mağduriyeti sonucunu yaratacaktır” dedi.

Yasanın işveren kesimini kayırdığı, iş güvenliği uzmanlarının içinde bulundukları ağır koşulları gözetmediğini ifade eden Çakar, iş güvenliği uzmanlarının danışmanlık hizmeti verdiğine dikkat çekerek, ekledi: “Tespitleri ve önerileri yerine getirilmeyen ancak iş kazası ve meslek hastalıklarından sorumlu tutulan iş güvenliği uzmanları ile hekimlerin belgelerini askıya almak mühendislik ve tıp bilimlerini dikkate almamak ve cezalandırmak anlamına gelmektedir.”

Uzman hekimler kiralık işçi olacak

Yasa ile iş güvenliği uzmanları ve işyeri hekimlerinin “kiralık işçi” durumuna düşürüleceğini de ifade eden Çakar, “İş sağlığı ve güvenliği kurulu”nun sadece 50'den fazla çalışanı olan işyerlerinde kurulması kararını da eleştirdi.

Birçok önemli hususun da yasa kapsamına alınmayarak “Bakanlıkça çıkarılacak yönetmeliklerle düzenlenir” denilip geçiştirildiğini belirten Çakar, “Ağır ve Tehlikeli İşler” kavramının ve işyerlerine işletme belgesi alınması zorunluluğunun kaldırılması ile çocuklar, gençler ve kadınların korumasız olarak çalıştırılması ve işyerlerinin daha az denetimi anlamına geleceğini kaydetti. Çakar, “Daha az denetlemenin sonucu daha fazla kaza olacaktır” dedi.

Çakar, şu değerlendirmelerde bulundu: “Yasa, bütünlüklü bir işçi sağlığı ve iş güvenliği ulusal politikasından yoksun bir içerikle hazırlanmıştır. Yasa yine tüm çalışanları kapsamamaktadır. Bakanlık yönetmelik düzenleme, para cezası tahsilatı ve birkaç konu dışında işlev üstlenmemiş, anayasal ve mutlaka gerekli olan kamusal denetim görevinden muaf tutulmuş; bütün sorumluluk iş güvenliği uzmanları, işyeri hekimleri ve çalışanlara yüklenmiştir. Yasanın ruhu, sermaye kesimini kollamak ve devletin kamusal denetim yükümlülüklerinden uzaklaşmasıyla belirlenmiştir. İşçi sağlığı ve iş güvenliği mevzuatını artık sermaye çıkarları ve neo liberal politikalar belirlemektedir.”

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir