Nisan 30, 2014

Dünya Bankasından UND’ye destek

UND, 30 Nisan tarihinde Taksim’de düzenlediği basın toplantısı ile Dünya Bankası’nın Türkiye ve AB arasında kurulan gümrük birliği kararlarını ele alan yayınını gündeme taşıdı.

Dünya ekonomisindeki genel trendleri belirleyen ve küresel üretim dönüşüm projelerine verdiği destekle tanınan Dünya Bankası, 8 Nisan 2014 tarihinde açıklanan raporunda Türkiye-AB Gümrük Birliği’nin temeli olan “Ticaretin hacim ve değer olarak arttırılması” hedefinin her iki taraf için de başarılmış olduğu ancak, karayolu taşıma kotaları ve vizeler gibi kısıtlayıcı tedbirler nedeniyle potansiyelinin altında ilerleme
sağlandığının altı çizdi.  Daha faydalı olabilmesi için “Gümrük birliği kapsamındaki malların dolaşımının serbestleştirilmesi” özellikle vurgulandı.
AB gümrük sahası (ve tek pazarı) içerisinde karayoluyla transit geçişlerde
uygulanan kısıtlamalar başta olmak üzere, çeşitli koruma araçlarıyla daha pahalı hale geldiği, bu nedenle her iki taraf için de beklenen kazanımları sağlayamadığı gerçeğinin çok net olarak ortaya konduğu rapordaki çarpıcı tespitlere ilişkin UND yorumları da raporda özetlendi. 


UND ve sektör çabalıyor

Rapor Avrupa’da yaşanan geçiş ücretleri, sürücülere vize uygulanması, gümrük kapılarında beklemeler, ro-ro veya ro-la (Tırların deniz veya demiryoluyla taşınmaya zorunlu bırakılması) gibi konuları  gündeme taşıyor. Enerjisinin önemli bir bölümünü bu problemlerin çözümüne ayıran UND’nin bu konumu ve uluslararası nakliyecilerin karşılaştığı sorunlar, mücadeleye rağmen artan taşıma hacimleriyle doğru orantılı olarak da artıyor.

Sonuç olarak da 40 yıla yaklaşan bir süredir UND’nin uluslar arası nakliyenin gündemi değişmiyor. Dünya bankasının raporuyla derneğin tezlerindeki haklılığı da bir kez daha gösterilmiş oldu. Böyle bir raporun yayınlanması sektörün önümüzdeki dönem öneminin artacağını, çıkarılan engellerin bazılarının aşılacağının da bir işareti olabileceği ve Dünya Bankasının gündemine girmesinin de UND ve uluslar arası taşımacıların Türkiye’nin sorunu çözme yolunda gösterdiği önemli çabaları ortaya koydu.

Gümrük Birliği anlaşması çerçevesinde Türkiye AB ilişkileri ve dünya ticaretindeki sınırlamaların kaldırılmasına yönelik çalışmalar doğrultusunda gündeme gelen raporla ilgli olarak düzenlenen toplantıya; UND Başkanı Çetin Nuhoğlu, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcıları Hakan Keleş, Murat Baykara, Cavit Değirmenci, İcra Kuru Başkanı Fatih Şener, Genel Sekreter Ali Çiçekli, UND Yönetim Kurulu AB Danışmanı Can Baydarol, İcra Kurulu Üyeleri Erman Ereke, Elif Sevim, Alpdoğan Kahraman katıldı.

Ayrıca UND profesyonelleri ve İcra Kurulu Çalışanlarından Alper Özel ve Evren Bingöl, Ar-ge Uzmanı Berkalp Kaya, Arge Uzman Yardımcısı Deriz Servantie,  toplantıda hazır bulundu.

Çetin Nuhoğlu ve UND Yönetim Kurulu Üyeleri konuyla ilgili olarak geçiş ücretlerini anlaşma maddeleri, dünya ticaret örgütünün kararları, gümrük birliği mevzuatı ve gümrük birliği anlaşmasının ilgili maddelerini mesnet teşkil ederek uygulamaların yanlışlığını, yersizliğini ve Türk nakliyecisine çıkarılan zorlukların haksızlığını ortaya koydular.

2023 hedefi tehlikede

UND Başkanı Çetin Nuhoğlu, toplantıda bir kez daha nakliyecinin geçişlerde yaşadığı sorunlar, bu sorunların da taşıma fiyatlarına ve neticede Avrupa ile Türkiye’de tüketici fiyatlarına olan etkilerini ortaya koydu. Dünya Bankasının raporu ile birlikte dernek olarak konuyla ilgili gerçekleştirdikleri detaylı raporlamalar ve rakamları paylaştı.Nuhoğlu,  vize, araçların ve yükün beklemesi, geçiş ücretleri, gibi maliyetlerin üst üste eklendiğinde Türkiye ekonomisine nakliyeciyle birlikte çok büyük bir yük oluşturduğu ve 500 milyar dolarlık ihracat hedefinin böylelikle tehdit edildiğini belirtti.  

Nuhoğlu, aynı zamanda bu raporla ilgili çalışmalarında Türkiye’den yapılan ihracatın önemli bir bölümünün Türkiye’de üretim yapan Avrupalı firmaların ithalat ve ihracat yüklerinden oluştuğunu, sonuç olarak yaşanan sorunların Avrupa ekonomisinin gelişimini yavaşlatarak tüketici fiyatlarını artırdığını ifade etti. 5100 civarında Alman sermayeli üretim ve ihracat şirketinin, 5000’den fazla da Avusturya sermayeli şirketin Türkiye’de yerleşik olduğunun raporda yer aldığını belirtti.  Nuhoğlu özetle şu açıklamalarda bulundu:  

“Bu rapor, 18 yılını dolduran Gümrük Birliği’nin mevcut kotalardan etkilendiği ve bir bedel ödendiği, ödenmeye de devam ettiğine vurgu yapmaktadır. AB ekonomisinin menfaatleri gereği de bu yanlıştan bir an önce dönülmelidir. 2008’den 2013’e AB’ye ihraç taşıma pazarımız % 25 büyürken Türk taşımacılar  % 10 pazar kaybetti. Sırbistan, AB için bir üçüncü ülkedir; oysa Türkiye 1963’ten beri AB’ye ortak üyedir.  Buna rağmen Sırbistan araçları Macaristan’ı serbestçe transit geçebilirken; Türk araçları transit ücret ödemektedir.34 milyon yük taşıma aracı AB içinde serbestçe dolaşırken; sadece 21.000 Türk aracının çevreyi kirlettiği gerekçesiyle geçişinin engellenmesi sanal prangalardan başka bir şey değildir.


Toplantı'da UND Yönetim Kurulu AB Danışmanı Can Baydarol da görüşlerini dile getirdi.

Türkiye’de üretilmiş olan tüm mallar, aslında ortak gümrük alanında yer alan ‘AB iç pazarına ait’ mallardır. Türkiye’nin AB pazarına yaptığı ihracatın % 50’si Türkiye’de yerleşik AB menşeli firmalar tarafından yapılmaktadır. Bu ihracatın % 30’u ise Alman sermayeli firmalar tarafından gerçekleştirilmektedir. Transit geçişi engelleyerek serbest dolaşımda olan Türkiye ihraç ürünlerini engelleyen AB ülkeleri bu tavırlarıyla aynı zamanda Türkiye’de üretilmiş AB ürünlerini ve AB’nin Türkiye’ye ihracatını engellemektedir.Aslında AB, ‘Ulaştırma’ unsurunu, Gümrük Birliği’ne konu olan malların serbest dolaşımını sağlayacak şekilde 1963 yılı Ankara Anlaşması’ndan beri öngörmekte ve teyit etmektedir.Bugün, 50 yıldır unutulmuş haklarımızı geri almanın mücadelesini başlatıyoruz. Bunu 3 adımda gerçekleştireceğiz. Bunlardan birincisi  kamu kuruluşlarında ve kamuoyunda farkındalık yaratmak; bir diğeri malların serbest dolaşımına getirilen kısıtlamaların   AB’ye fayda sağlamadığını AB ülkelerine anlatmak; sonuncusu ise transit geçişte zorlandığımız ülkelere dava açmak olacak.Transit  geçişlerimizde beklemeler, verimsiz alternatif modlara yönlendirmeler gibi engellemeler yüzünden ödediğimiz her kuruşu Macaristan, Avusturya, Romanya ve Bulgaristan gibi ülkelerden geri alacağız. Bu ülkelere çok yakında davalar açacağız, bunun hukuki dayanağı var.

Almanya’nın ülkemize tahsis ettiği 167bin 500 adet Transit Belge’ye karşılık Avusturya’nın tahsis etmiş olduğu ve son derece yetersiz olan 15 bin adet Transit Belge tahsis etmesi, aslında Türkiye-Almanya ticaretini kısıtlayan bir sonuç yaratmaktadır. Bunu Berlin’de geçen Mayıs ayında 200 Alman lojistik firmasının katıldığı panelde anlattık, AB’deki tüm muhataplara anlatmaya devam edeceğiz. Dünya Bankası’nın yayınladığı rapor da aynı şeyleri teyit ediyor.

Gümrük Birliği mevcut haliyle kalamaz

AB’nin geçmiş genişleme ve derinleşme süreçlerinde ‘taşımacılık, malların serbest dolaşımının dışında değerlendirerek’ benzer hatalar yapılmış, taşımayı kısıtlamanın dış ticareti ve ekonomiyi kısıtladığı gerçeği, yaşanan kayıplar ile tecrübe edilmiştir. AB’nin geçmişte yapılan hatalardan edindiği tecrübeler, Türkiye’nin tam üyelik sürecinde yeniden yaşanmamalı, yaşatılmamalıdır.Dünya Bankası tarafından 8 Nisan 2014 tarihinde açıklanan  ‘AB-Türkiye Gümrük Birliği Değerlendirme Raporu’; Gümrük Birliği’nin artık mevcut haliyle kalamayacağını kabul ediyor. Raporda, başta transit taşımalar olmak üzere, karayolu taşımacılığı kotalarının yarattığı sorunların ortadan kaldırılması için Türkiye-AB arasında yeni bir anlaşma olasılığı da dahil olmak üzere, somut adımların atılması öneriliyor. Dünya Bankası’nın bu raporu, 18 yılını dolduran Gümrük Birliği’nin mevcut kotalardan etkilendiği ve bir bedel ödendiği, ödenmeye de devam ettiğine vurgu yapmaktadır. AB ekonomisinin menfaatleri gereği de bu yanlıştan bir an önce dönülmelidir. Toplantımız vesilesiyle de bize ve Türk taşımacılık sektörünün haklı mücadelesini AB parlamentosuna taşıyan AB Parlamenteri Sayın Mehmet Kazak’a teşekkürlerimi bir borç bilirim. “

Nuhoğlu ayrıca konunun Ulaştırma ve Dış İşleri Bakanlığı ile Dış Ticaret Müsteşarlığı’yla desteklendiğini belirterek ilgili bakanlıkların kendilerine yaptığı katkılara teşekkür etti.


UND'nin paylaştığı Dünya Bankası  AB-Türkiye Gümrük Birliği Değerlendirmesi Raporu ve UND yorumları için tıklayınız: 

http://tasiyanlar.com/uzanti/UND-DUNYABANKASIGORUSU.pdf

 
 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir