Ocak 18, 2013

OSD'ye göre hafif ticaride yeni pazar ABD

Otomotiv Sanayi Derneği (OSD) tarafından gerçekleştirilen toplantıyla ile yıllık değerlendirme raporu açıklanarak 2013 için beklentiler aktarıldı. Toplantıya toplantısına Otomotiv Sanayii Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Kudret Önen ve Genel Sekreteri Ercan Tezer katılım gösterdi.

Otomotiv Sanayii Derneği’nin hazırladığı “Otomotiv Sanayii Yıllık Değerlendirme Raporu”na göre; 2012 yılında toplam Pazar 2011 yılı aynı dönemine göre yüzde 10 oranında azalarak 818 bin adet düzeyinde gerçekleşti. Otomotiv sanayii 2012 yılında ihracat açısından bir önceki yıla göre, yüzde 8 oranında azaldı ve toplam ihracat 730 bin adet oldu. Üretimde ise, iç ve dış pazarlardaki talep azalması üretime de yansıdı ve 2012 yılında bir önceki yılın aynı dönemine göre, toplam üretim yüzde 10 azaldı ve 1 milyon 73 bin adede geriledi.

Rapordan elde edilen diğer verilere göre; otomobil pazarı 2012 yılında 2011 yılının aynı dönemine göre yüzde 6 oranında düşüş yaşadı ve 556 bin adede geriledi. Otomobil üretimi ve otomobil ihracatı da 2011 yılına göre düşüş yaşadı. Otomobil üretimi yüzde 10 oranında azaldı ve 577 bin adede geriledi. Otomobil ihracatı ise yüzde 7 oranında azalarak 413 bin adet düzeyinde gerçekleşti.

OSD Yönetim Kurulu Başkanı Kudret Önen konuşmasında 2011 yılının rekor taleple karşılaştıkları,  2012 yılının ise küresel ekonomik koşullara rağmen pazarın 2010 yılı düzeyinde seyrederek normalleştiği bir yıl olduğunu belirtti.  2013 beklentilerine de değinen Önen 1.600 cc’den küçük araçlarda 2012 Eylül ayı sonunda yapılan ÖTV artışının olumsuz etkisinin 2013 yılı ilk çeyreğinde gözükeceğini dile getirdi.  Kudret Önen şu açıklamalarda bulundu:

“2011 yılında otomotiv pazarında önceki yıllardaki daralmanın üzerine daha uygun koşullar oluşması sebebiyle rekor bir taleple karşılaştık. Ancak 2012 yılında, 2011 yılında yaşanan bu yüksek talebin aksine pazarın son aylarda yatay hale geldiğini ve 2010 yılı düzeyinde seyrederek normalleştiğini görüyoruz. 2010 yılında 793 bin, 2011 yılında 911 bin olarak gerçekleşen Otomotiv Pazarı 2012 yılında küçülmeye geçti ve normalleşerek 818 bin adet olarak gerçekleşti. İçinde bulunduğumuz olumsuz küresel ekonomik koşullara rağmen, 2013 yılında öngörümüz, AB’nde derinleşerek devam eden kriz nedeni ile ihracatın gerilemesi, iç pazarda yatay bir talep hareketi ve buna bağlı olarak üretimin yükselerek 1 milyon ya da 1 milyon 100 bin adet düzeyinde gerçekleşmesidir.

Gerilemeye rağmen ihracat şampiyonu

Otomotiv Sanayii 2012 yılında 19 milyar Dolar’ı aşan ihracatı ile yine ihracat şampiyonu oldu. Otomotiv sanayinin ihracat açısından kazandığı bu başarı ve sağladığı katma değerin devam edebilmesi sektördeki sürdürülebilir büyümeye bağlıdır. Pazarın talep yapısını olumsuz yönde etkileyen istikrarsız vergi değişiklikleri sektör için talebi daraltan olumsuz bir gelişmedir. ÖTV artışları kısa vadede 2013 yılının ilk çeyreğini, uzun vadede ise 2023 hedeflerini olumsuz yönde etkileyecektir.

2013’e dair

2013 yılının genel olarak 2012 ’den daha iyi bir yıl olmasını bekliyoruz. Ancak asıl hedefimiz; yeni bir büyümenin öncesinde 2013 yılında otomotiv sanayii olarak geleceğe yatırım yapmak olacak. Sanayimiz başlıca pazarımız konumunda bulunan AB’ndeki krizin olumsuz etkileri ve ihracatın azalması ile alternatif pazarlara yöneldi. AB’ndeki daralma sonucu sanayimizdeki birçok firma Amerikan pazarlarına yöneliyor. Bu bölgeler için yeni ürün geliştirme ve tesis tevsi yatırımı gerçekleştiriyorlar. 2013 yılı sanayimizin teknolojiye, insan gücüne ve inovasyona yaptığı yatırımları artıracağı bir yıl olacak.

Strateji planı gerekli

Türk Otomotiv Sanayii’nin geleceğe yatırım yapabilmesi için öncelikle Strateji Belgesi ve Eylem Planı’nın uygulamaya geçilmesi gerekli. Stratejide genel amaç; Otomotiv Sanayiinin sürdürülebilir küresel rekabet gücünü artırmak ve üretimini ileri teknoloji kullanımının ağırlıklı olduğu katma değeri yüksek bir yapıya dönüştürmektir. Bu belge ArGe altyapısının iyileştirilmesi, iç ve dış pazarların geliştirilmesi, tasarım, üretim ve markalaşma beceri ve kapasitesinin artırılması, fiziki altyapının geliştirilmesi ve hukuki ve idari düzenlemelerin iyileştirilmesi için büyük önem taşıyor. Otomotiv sektörünün orta vadedeki hedefi; toplam üretimde Dünya’da ilk 10, AB’nde ilk 3 ve AB’nde ArGe’de ilk 5 arasında yer almaktır. Dünya ekonomisindeki olumsuzluklara ve Türkiye ihracatının büyük bölümünün yapıldığı Avrupa ekonomilerindeki durgunluğa rağmen, Türkiye ekonomisi önümüzdeki dönemde de dinamik ve güçlü yapısı ile sürdürülebilir büyümeyi sağlayacaktır.


Hafif ticaride üretim merkeziyiz

Son 5-6 yılda hafif ticari araçlarda Avrupa’nın üretim merkezi haline geldik. İhracatının belkemiğini de hafif ticari araçlar gerçekleştiriyor. Vergi ayarlamaları ve K2 belgeleri de bu pazarı etkiledi ve %20 azalma var. Fakat 2013 yılında daha iyi seyir izleyecektir. Avrupa’daki pazar azalması bizim üretimimizi etkiliyor. Bazı firmalar ABD pazarına girerek bu eksikliklerini giderdiler. Başka firmaların da ABD pazarlarına girerek bu eksikliği gidereceğini düşünüyorum. “

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir