Proton, 2014 yılında Türkiye pazarından umutlu. Her ne kadar global kriz, AB krizi, savaş tehditleri kapımızı çalsa da gerek ülke ekonomimiz gerekse ülkemiz otomotiv sektörü büyüme eğilimini sürdürüyor. Önümüzdeki döneme dair iyimser senaryolar beklentisi daha hakim seyir ediyor. Otomotiv sektörü açısından baktığımızda 2013 yılının son çeyreğinin içerisinde olduğumuz şu günlerde firmaların biri biriyle kıyasıya rekabet içinde olduğu yoğun bir kampanya dönemi yaşanıyor. İçerisinde bulunduğumuz kampanya döneminin olumlu yansımalarının da katkısı ile sektörümüz genel anlamda 2013 yılı ilk on ayı sonunda bir önceki yılın aynı dönemine kıyaslan yaklaşık yüzde 9,09'luk bir artış gösterdi.
Otomotiv sektörünü değerlendiren Proton Türkiye yetkilileri, şu açıklamayı yaptı: ''2013 yılı çeşitli senaryoların, çözüm süreçlerinin denendiği ve uygulandığı adeta bir deneme-yanılma yılı olmuştur. Yaşanan gerek dış, gerekse iç olumsuzlukların sektörümüze olumsuz etkileri oldu fakat yine de 2013 yılı kapanışı ve gelecek yıl için olumsuz beklentilerimiz yoktur. Toplam otomotiv pazarında yaşanan artış da bunu desteklemektedir. Segment bazında baktığımızda ise binek otomobil segmentinde 2013 yılı Ocak – Ekim döneminde bir önceki yılın aynı dönemine kıyaslan yaklaşık yüzde 18'lik bir artış yaşandı. Ticari araç segmentinde ise yine aynı çerçevede yaklaşık yüzde 13'lük bir azalma oldu. Toplam pazar olarak değerlendirecek olur isek sektörümüzün 2013 yılını iyimser senaryoya göre 800-870 bin adet aralığında, orta ölçekli senaryoya göre ise 750-800 bin adet aralığında kapayacağı kanaatindeyiz. 2014 yılı için ise yine iyimser beklentilerimiz ışığında toplam pazar bazında 800-850 binli rakamların altına inilmeyeceğini düşünüyoruz.''
Yine şirket yetkilileri tarafından yapılan açıklamada şöyle denildi: ''Genel anlamda bakıldığında otomotiv sektörü yükseliş eğilimini sürdüyor ve bu yükselişin önümüzdeki yıllarda da devam edeceğini düşünüyoruz. Tabiki sektörümüzün 2015 yılı için uzun vadeli ortak hedefimiz olan 1 Milyon'lu rakamlara ulaşılması doğrultusunda daha önünde alacağı çok yol var. Fakat yine de mevcut koşullar dahilinde bunun ulaşılması zor ve imkansız olduğunu düşünmüyoruz. Gerek gelişmekte olan ülke ekonomimizin, gerekse sektörümüzün sahip olduğu gücün bu hedefimize ulaşmamızı mümkün kılacağı inancındayız.''
