TREDER, sektördeki kalitenin artımına yönelik çalışmalarını sürdürüyor. Bu çalışmalar aynı zamanda TREDER üyelerinin ve TREDER'e üye markaların ilgili standartları yerine getirdiğini gösteren, bu üreticilerin üretim, satış ve satış sonrasında güvenilirliğini de vurgulamaya yönelik çalışmalar olarak sıralanıyor. Bu kapsamda geçtiğimiz yıl TÜV SÜD ila başlatılar işbirliği, bir protokol ile imzaya bağlanarak yürürlüğe girdi. İmza törenini TREDER Başkanı Murat Tokatlı ile TÜV SÜD Genel Müdürü Tuğba Gürsoy imzaladılar. Aynı zamanda imza töreni ve toplantısına TREDER Genel Sekreteri Ayhan Eryazar, TREDER üyelerinden Serdar Kirmit (Güven Makina), Atilla Öztürk (Öztreyler), Yalçın Şentürk (Yalçın Dorse), Umut Kır (Koluman Kögel) katılırken TÜV SÜD yetkililerinden Zehra Doğan ve Fikret Altınbaş da hazır bulundu.
Toplantıda T.C. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Almanya Sanayi Bakanlığı gibi birçok ülkenin onay makamından araç tip onayı vermeye yetkili olan TÜV SÜD kuruluşuyla, kalite ve güvenlik için bir işbirliği projesi başlatıldığı bildirildi. TREDER üyelerinin ürettikleri treylerlerin kalite seviyelerini göstermek, üretimi uygun olmayan ve haksız rekabete neden olan üretim ortamlarını ortadan kaldırmak, imalat kalitesini geliştirerek üyelerin ihracat yapma ve yeni müşteri kazanma potansiyellerini artırmak, işbirliğinin ana konusu olarak sunuldu. Buna göre TREDER üyelerinin ürünlerinin gönüllük modeli çerçevesinde üretim süreçleri ve araçları teknik olarak incelenerek mevcut durum raporlanacak. Üretim ve kalite süreçlerinin değerlendirmesi belirlenen kriterlere göre olumlu olan üyeler, ürettikleri araçlarda TREDER-TÜVSÜD logosunu, firmaya özel seri numaraları ile kullanmaya hak kazanacak.
Tokatlı : Kalite devamlılığı sağlanacak !
TREDER Yönetim Kurulu Başkanı Murat Tokatlı, TÜV SÜD ile yapılan bu projenin haksız rekabetin ve sektörde görülen uygunsuzlukların önlenmesi ve caydırıcılığın sağlanması açısından önemli olduğuna inandıklarını, treyler üretiminin kalitesinin artırılarak bir devamlılık sağlanacağını dile getirdi. Tokatlı sözlerini şöyle sürdürdü :
Her üreticimizin bir tip onayı, üretim yeterlilik belgesi mevcuttur ve her ürünü için alır. Bu projedeki amaç, tüm kalite süreçlerine ilave olarak farklılığımızı ve kalitemizi nasıl gösterebiliriz bunu vurgulamaktır. Buna bir double check (son kontrol) de diyebiliriz. Meseleyi kalitenin de kalitesi gibi bir uygunluk onayı olarak algılamak lazım. Araç ihraç edilirken kimse tip onayına, karayolu guygunluk belgeleri vs. süreçlere bakmıyor. İhracat yapabilmek için bu onay belgelerinin de ön şart olarak görümlesi ve bizim iş birliğinde bulunduğumuz TÜV onayının da kriterler arasında konulması dileklerimizden biridir. Aynı zamanda yapılan bu anlaşma varolan ihracatımızın artmasına da ön ayak olacaktır. Merdivenaltı imalatçılar piyasanın %30 civarında bir oranına sahip. Bu kayıp oran daha da azalacaktır.
Ayrıca TREDER üyelerine şöyle bir avantaj da sağladık. Bir Treder üyesi yeni bir araç yaptı ve tip onayı alacak. Normal piyasalarda uygulanan ücret tarifesinden daha uygun bir tarife bu projeyi kapsıyor. TÜV'den onay alırken daha uygun fiyatlara almış olacak”.
TÜV SÜD Türkiye Genel Müdürü Tuğba Gürsoy ise TÜV SÜD grubu olarak 145 yıllık köklü bir geçmişe sahip olduklarını, dünya çapında 600 ofisi ve 15000 çalışanı ile endüstriyel denetimlerden sistem sertifikasyonuna, otomotivden tekstil testlerine kadar bir çok konuda hizmet verdiklerini açıkladı. Gürsoy şu bilgileri verdi:
” Hizmetlerimizi sunarken, sürekli olanların yanina, yenilerini ekleyerek geliştirmekteyiz. Bizi güçlü kılan en önemli olgu müşterimizin sesi olmamız ve de Türkiye'ye yaptığımız “know how” transferidir. Ben ve ekip arkadaşlarım, siz değerli müşterilerimizin taleplerini karşılamak ve beklentilerine vermek için pür dikkat çalışıyoruz. Müşteri odaklı hareket etmek, aynı zamanda çalışanlarımızı da motive ediyor. Ekip arkadaşlarımla birlikte, Türkiye'de başarıyla gerçekleştirdiğimiz projelerimizi şimdi de komşu ülkelere taşımanın sevincini aynı zamanda heyecanını taşıyoruz. TÜV SÜD olarak, dünya çapinda edindiğimiz tecrübe ve deneyimlerimizi sizlerle paylaşıyor, Türkiye'de istihdam yaratıyor, ve güvenle büyümeye devam ediyoruz. TREDER ile yapacağimiz proje ile “güven verir, değer katar” felsefemizi bir kez daha tekrarlıyoruz. Dünyanın her yerinde üreticiler var. Bunların birbirleriyle uyumlu olabilmesi lazım. Dünya haritasını gözünüzün önüne getirdiğiniz zaman görüyoruz ki uzakdoğuda üretilen ürünler batıda tüketiliyor. Üretici toplumlar ile tüketici toplumlar arasında bir mal trafiği bulunuyor. Uzakdoğuda üretilen bir ürün batıda 3 yıl garanti ile satılıyor. Bu garantiyi nasıl vereceksiniz? TÜV SÜD'ün bu noktadaki rolü bir noter gibi üretici ile tüketici arasında zinciri sağlamak oluyor. Bu zinciri de Türk mühendislerle takviye ederek yapmak bizim amacımızdır.”
Test ve tescil işlemlerinde TÜV SÜD
TÜV, Almanya'da 1800'lü yıllar sırasında buhar kazanlarının kalite standartlarının yükseltilmesi amacıyla mühendislerce kurulmuş ve Alman ekonomi ile endüstrisinin büyümesiyle de kendini büyüterek bugüne ulaşmış bir kurum. Almanya'da aynı zamanda muhtelif eyaletlerde de organize olmuş durumda. Üretim yapan firmaların pazarlara açılması ve kullanıcıların farklı ülkelerde üretilmiş ürünlerin sorunsuz kullanılacağına dair bir güvence alması ile başlayan süreçte muhtelif üretim ve mühendislik alanlarında TÜV'ün etkinliğini de giderek artırıyor. Aynı zamanda Avrupa'da endüstriyel üretimin Avrupa'nın dışına ve özellikle Asya'ya kayıyor olması, TÜV'ü de bu bölgelerde geliştirmeye yönlendirdi. Bu sepeple TÜV, Avrupa'nın tamamında, Singapurda ve bazı asya ülkelerinde organize olmuş durumda.
Türkiye'de de son dönemlerde TÜV SÜD çalışmaları artırmış durumda. Bu çalışmalar Türkiye'de üretim, projelendirme, imalat, malzeme gibi mühendisliğin temel uğraş alanlarıyla birlikte test ve tescil mühendisliğinde de büyük bir pazar ve işkolu oluşmaya başladığının en canlı ifadesini oluşturuyor. Test ve tescil mühendisliği birçok yerde istihdam ve gelir alanı oluşturuyor. Diğer taraftan TREDER de, dernek üyelerinin ürettiği ürünlerin bir kalite ve standart sorunu olmadığı halde marka ve şasi numaraları gibi problemlerden de TÜV sayesinde tamamen uzaklaşmış olacağını bir kez daha vurgulamış oluyor.
