Ağustos 5, 2011

Volvo I-Shift teknolojisinin 10 yıllık yolculuğu

Artık neredeyse standart bir donanım haline gelen ve bugün Volvo FH serisi kamyonların %80’inde kullanılan I-Shift şanzımanlar, bu yıl onuncu yıl dönümünü kutluyor. 2001 yılında ürün piyasaya sürüldüğünde durum şimdikinden çok farklıydı. O dönemde AMT (Otomatikleştirilmiş Mekanik Şanzıman) olarak adlandırılan, manüel vites kutusu üzerine adapte edilen ve otomatik vites değişimi sağlayan bazı ürünler vardı. Bu ürünlerden birçoğu güvenilir değildi ve tüketicilerde memnuniyetsizlik yarattı.

Uzun mesafe operasyonları için geliştirildi

Volvo Kamyon, en başından otomatik vites değişimi için tasarlanmış bir şanzıman sistemine inandı. İlk hedef, bu sistemi uzun yol taşımacılığına uyarlamaktı. Bu hedefe başarı ile ulaşıldı ve sistemin tanıtımından bir yıl sonra, 2002 yılında, üretilen Volvo kamyonların yüzde 14’ü I-Shift ile donatıldı.

I-Shift Proje Müdürü Sven-Erik Tibb konuyla ilgili açıklamasında; “Tamamen yeni bir asenkronize şanzıman, elektronik aksam, sensörler ve farklı ekipmanlarla donatılmış entegre bir kontrol mekanizması yarattık. Sonrasında da uzun yol trafiğine yönelik hazırlanmış bir yazılım ürettik. Bu da bize motor ve vites değişimini tamamen kontrol etme fırsatı verdi” diyor.

Volvo Kamyon Stratejik Planlama ve İş Geliştirme Başkan Yardımcısı Richard Fritz ise konu ile ilgili şunları söylüyor: “I-Shift’in birçok faydası bulunuyor. Düşük yakıt tüketimi dışında, sistem daha güvenli bir sürüşe imkan tanıyor ki bu da herkesin yararına olan bir durum.Sürücü, trafikte sürekli vites değiştirmeye konsantre olmaktansa yola ve trafiğe odaklanmanın rahatlığını yaşıyor. I-Shift kullanımının kolaylığı tüm sürücüler tarafından kabul görüyor.”

I-Shift’in en önemli avantajlarından bazıları da pazardaki diğer ürünlerle karşılaştırıldığında vitesi çok hızlı bir şekilde değiştirmesi, debriyaj pedalına ihtiyaç duyulmaması ve farklı sürüş tiplerine imkan veren yazılımı.

I-Shift 2001 yılında piyasaya sürüldüğünde otomatik vites değişimi için tasarlanan bir sistemdi ve daha önceki sistemlere benzemiyordu.

İkinci nesil

İkinci nesil I-Shift’in piyasaya çıktığı 2005 yılında, şanzımanın ön ve arka parçaları yeni debriyaj sistemi ve kademe birimi eklenmesine olanak sağlayacak şekilde yeniden tasarlandı. Bu sayede brüt yük ağırlığı ile yüksek kapasiteye ulaşıldı ve I-Shift inşaattan, orman ürünleri taşımacılığına kadar farklı alanlarda hizmet veren kamyonlarda kullanılmaya başlandı. Sonuç olarak şanzıman 9 ve 12 litre araçlar dışında 16 litre kamyonlarda da büyük avantaj sağladı.

İkinci nesil I-Shift şanzımanın piyasaya çıktığı 2005 yılında, şanzımanın ön ve arka parçaları yeni bir debriyaj sistemi ve kademin eklenmesine olanak sağlayacak şekilde yeniden tasarlandı.

Üçüncü neslin piyasaya sürülmesi

2009 yılına gelindiğince üçüncü nesil I-Shift’ler Euro 5 normlarına uyacak şekilde piyasaya sürüldü. Birçok donanım yeniliği ve yeni yazılım desteği ile şanzıman yeni birçok göreve de uygun hale gelmiş oldu.

Volvo Kamyon Aktarma Organları ve Hibrid Sistemleri Müdürü olan Sven-Erik Tibb bu konuyla ilgili; “Başlangıçtan bu yana farklı operasyonlar ve kullanıcılar için alternatifli programlar geliştirdik. Her yeni nesle yeni uygulamalar ekledik ve artık Volvo FMX gibi inşaat araçları da I-Shift ile donatılabiliyor” diyor.

Volvo Powertrain Teknik Bölüm Direktörü Åke Zander de başından bu yana projeye dahil olan isimlerden. Zander’e göre I-Shift ile sürücülerin, manüel şanzıman kullananların eriştiği en iyi yakıt tüketimi seviyesini yakalamaları mümkün. Elektronik aksam, her zaman doğru vitesi seçerek motorun mümkün olan en ekonomik seviyede çalışmasını sağlıyor. Åke Zander; “I-Shift’in en iyi avantajı performansının günden güne farklılaşmaması. Aracı kim kullanırsa kullansın sürekli aynı yakıt tüketim seviyesini yakalamak mümkün. Dahası sürücünün vites değiştirmek için herhangi bir güç harcamasına da gerek yok” diyor.

Gelecek nasıl olacak?

Euro 6 normlarının uygulanmaya başlanmasıyla şanzıman sistemlerinin yeni motorlara göre adapte edilmesi gerekecek. Åke Zander konuyla ilgili olarak; “Yeni I-Shift gelecek nesil yakıt tüketimine daha da duyarlı olacak. Daha da önemlisi bundan sonrasında I-Shift ile yakaladığımız başarıyı pekiştirecek ve daha da ileri götüreceğiz” diyor.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir