Mart 16, 2012

Küresel Ticari Araç Pazarı



Ticari araç pazarı ileriye dönük olarak bilhassa Çin gibi ülkelerde orta sınıf segmentinde satış patlaması yaşayacak gibi gözüküyor. Ticari araç üreticileri çok büyük zorluklarla karşı karşıya. Güvenli olmayan ekonomik devirlerde elde ettikleri kar pozisyonunu daha da iyi bir duruma getirip getiremeyecekleri, güçlendirilmiş küresel ticaret içersinde uyguladıkları üretim ve satış stratejisi, çevreye duyarlı yüksek emisyon standartlı araçlar veya yenilikçi anlayış ile geliştirilen ticari araç ağları.

Bunların hepsi önümüzdeki yıllarda şirket Başkan'larının en önemli konuları içersinde yer almaya devam edecek. Ticari araç üreticileri eğer ekonomik krize ve borçlarına karşı iyi bir mücadele vermek istiyor ve aynı zamanda geleceğin inanılmaz pazar potansiyalinden yararlanmak istiyorlarsa kendi şirket büyüklük avantajlarını mümkün olduğunca kazanıma dönüştürmek zorunda.

Yeni bir acil pazar stratejisi ile yeni pazarları feth etmek zorundalar. Üreticiler, çevreci yeşil kamyon için alternatif tahrik şekilleri üzerinde çalışmalı ve tüm işlerini entegre bir ağ içersinde gerçekleştirmek zorundalar. Tüm bunlara ilaveten müşterileri için katma değer yaratmak ve müşteriyi uzun vadeli olarak kendilerine bağlayabilmek için gelişmiş pazarlarda üst düzey kaliteye sahip diğerlerinden farklı bir ürün çözümü sunmak zorundalar. Dünyanın endüstrisi gelişmiş olan ülkelerinde yapılan araştırmaları bir araya getirip özetleyince bu sonuç ortaya çıkıyor. Araştırmaları yapanlar; Çeşitli otomotiv ve devlet kurumları, üniversiteler ve büyük bankaların araştırma bölümleri ile çeşitli danışmanlık şirketleri. Ticari araç sektörü dünya çapındaki 2009 ekonomik krizinden sonra toparlandı. Gerçi şu anda sektör fren yapmaya devam ediyor ama ileriye dönük tahminleri yine de iyimser sayılabilir.

Şu anda 2011 yılı için yapılan tahminlerin gerçekleşebileceği düşünülüyor. 2011 tahminlerinde dünya çapında 2.6 milyon ticari araç satılacağı öngörülüyordu. Satışların rekor yaptığı yıl olan 2007 yılında 2.3 milyon ticari araç satılmıştı. 2009 yılında ise satışlar 1.8 milyon adede düştü. Bu olumlu gelişmeden sorumlu olan ülkeler; “BRIC” adı verilen “Brezilya, Hindistan, Çin ve Rusya” pazarı ülkeleri. Bilhassa Çin'de 6 ton üzerinde satılan araçların sayısı 1.2 milyon adet oldu. Bu sayı ile Çin ticari araç pazarının en büyüğü. Buna rağmen ticari araçlar pazarı iniş ve çıkışlarını koruyarak belirsizliğini devam ettiriyor. Bu yüzden pazara olan güvensizlik kısmen de olsa devam ediyor. Şu anda büyüme hızı Çin'de azalmaya başlamış durumda. Dünya ekonomisinin konjonktür değişimleri arasındaki süre kısalıyor ve ekonominin düşme ile çıkışları daha güçlü oluyor. Bu yüzden dünya çapında üretim ve satış yapan ticari araç üreticileri üretim kapasiteleri açısından esnek bir şekilde duruma uymak zorunda.

Büyük üreticiler kendi çekirdek işi olmayan işler ve bunlardaki değer yaratma süreçleri ile faaliyetlerden uzaklaşmak zorunda. Üreticiler kendi çekirdek işleri olmayan işleri bu işlerin uzmanlarına devretmek zorunda. Kendi satış sonrası servis işlerini ise garantiye almak zorundalar. Ama bunlardan daha da önemlisi elde ettikleri kar marjını daha da iyileştirmek durumundalar. En önde giden dünya çapındaki ticari araç üreticileri büyüklüklerine rağmen bu avantajlarını tam olarak paraya çevirememiş durumdalar. Bunu yapabilmenin tabiki bilinen yolları var; açık bir üretim platformuna sahip olmak zorundalar, üretim masrafları düşürülecek, üretim süreçleri daha etkin bir şekilde tasarlanacak ve güçlü bir küresel organizasyona sahip olunacak.

Kazançlı orta segment

Çin ve Rusya da altyapı her geçen gün daha da geliştiriliyor. Bunun sonucunda karayollarında taşınan yükün hacimi artıyor. Nakliye şirketleri de daha fazla profesyonelleşiyor. Aynı zamanda bu şirketlerin ürün ve satış sonrası kaliteye olan talepleride artıyor. Bu gelişmeler sonucu tabiki şirketlerin bütçeleri de aynı oranda artışa devam ediyor. Bu sayede çok güzel bir ticari araç orta segmenti oluşmakta. Çin ve Rusya da bu iki segment 2020 yılına kadar ticari araçlar piyasasının %30'nu teşkil edecek. Batılı araç üreticileri bu işden kazanç sağlayabilmek için doğru ürünle piyasada bulunmak ve ayrıca yöresel dağıtım ve servis ağlarını kurmak zorundalar. Bunlara ilave olarak büyüyen yeni pazarlar da var, bunlar; Güney Doğu Asya, Orta Doğu ve Afrika. Bu bölgeler uzun vade içersinde gittikçe daha fazla önem kazanacak olan yerler.

Bilhassa Çin'den güçlü ve büyük ticari araç üreticileri daha şimdiden kendilerine güçlü bir çıkış pozisyonu sağlamış durumdalar. Buna karşılık Batılı ticari araç üreticileri gelişmekte olan yeni pazarların sunduğu şansı, çok daha hızlı ve kapsamlı bir şekilde çalışma yapmazlarsa kaçırmak üzereler. Batılı üreticiler mümkün olduğu kadar hızlı bir şekilde bu pazarlara açılan kapılardan içeri girip, açık ve net bir üretim ve satış stratejisi geliştirmek zorunda. “Küresel büyü !” bu deyiş artık her zamankinden daha fazla hayati bir öneme sahip. Artan yük hacimi, emisyon standartlarının zorlaması, bazı şehir merkezlerinde sıfır emisyon üreten araçlara ancak dağıtım/teslimat yapabilme izni verilmesi, sürekli olarak değişkenlik gösteren ve çoğunlukla artan yakıt fiyatları üreticileri şartlara hızlı bir şekilde uyum göstermeye zorluyor.
2020 yılına kadar üst sıralarda yer alan üreticiler emisyon standartlarına tamamen uymak zorunda. Yani en azından Avrupa için bu durum geçerli, ticari araç üreticileri çevreci ticari araç üretmek ve satmak zorunda. Ticari araç üreticilerinin çevreye uyumlu imalat ve iş süreçleri olmak zorunda. Belirli çevrelerde ve Batı kamuoyunda bile tüm bunları yansıtan bir marka imajı ise herkes tarafından bekleniyor. Uzun vadedeki bu şartlara göre ticari araçlar daha etkin yakıt kullanmak zorunda. Bunu en uzun çekici ve yarı römork konfigirasyonlarında daha iyi bir aerodinamik ile yapabilirler. Ayrıca bu konuda telematik ve bilişim endüstrisinin katkılarını da unutmamak lazım. En önemli faktörlerden birisi alternatif tahrik kavramları ve herşeyden önce hibrit ve elektrikli tahrik teknolojisi.

Hibrit ve elektrikli araç pazarı

Hibrit-elektrikli ticari araçların geliştirilmesi, üretilmesi ve pazarlanması çevreye duyarlı imajı için önemli bir etkiye sahip olacak. Tabiki böyle bir gelişme için organizasyon süreçleri ve katma değer izinciri buna uygun olarak tasarlanmak zorunda. Sürekli olarak daha fazla önem kazanan şirketlerin stratejik iş birliklerine gitmeleri çok büyük ağırlık kazanıyor. Bunun için uğraşmaya değiyor. Dünya çapında hibrit-elektrikli ticari araçlar olarak kamyon/çekiciler 2020 yılında bu pazara iyi bir giriş yaptılarsa onları yedi milyar Euro'luk bir pazar bekliyor olacak. Çok gelişmiş olan pazarlarda ticari araç üreticileri müşterilerinin kazanacakları katma değeri optimize edebilmek için daha fazla ve daha iyi çözümler bulmak zorunda kalacak. Bu çözümler ise toplu olarak incelenirse; hesaplı servis hizmetleri, mobilite garantisi, 7×24 saat servis sunma, verimli filo yönetim sistemleri ve kiralama hizmetlerini içerecek. İleriye dönük yapılan hesaplamalar sonucu çok temkinli tahminler ile 2020 yılında her beş ticari araçtan birinin kiralık olacağı düşünülüyor.

Filo yönetim sistemleri

Ticari araçların sürekli olarak bağlı bulundukları filo merkezi ile iletişimde olacağı ve bunun da şirketin büyümesine katkıda bulunacağı hesaplanıyor. Yeni teknolojiler, uygulamalar ve servisler araçların kapsamlı bir şekilde enformasyon ağı içersinde yer almasını beraberinde getiriyor. Bu sayede ticari araçlarda: araç güvenliği, konfor ve iletişim imkanları artacak. Telematik sistemlerin pazara hızlı ve kapsamlı bir şekilde girmesini ise; önemli bir oranda uzaktan hata teşhis sistemleri sağlayacak. Telematik ürünleri için 2020 yılında üç milyar Euro değerinde bir pazarın olacağı hesaplanmış durumda. Bu oran 2010 yılında 1.1 milyar Euro hacmindeydi. Araç üreticileri bu gelişen pazardan fayda görebilmek için şimdiye kadar çoğunlukla kapalı olan uygulama sistemlerine uygunluk durumlarını yeniden gözden geçirmek ve gelişmelere açık olmak zorunda. Ayrıca ticari araç üreticileri yeni iş süreçleri ve fiyat modelleri oluşturarak piyasa taleplerine uygun bir hale gelmek zorunda kalacak. Uzun vade de ticari araç pazarındaki şartlara uyum gösterebilmek için akılcı stratejiler ile yapısal ve teknolojik değişimlere uyum sağlamak gerekiyor.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir